Translation of "Komea" in Turkish

0.042 sec.

Examples of using "Komea" in a sentence and their turkish translations:

- Prinssi on komea.
- Ruhtinas on komea.

Prens yakışıklıdır.

Olet komea.

- Sen yakışıklısın.
- Yakışıklısın.

- Onpa komea!
- Onpa komeaa!
- Miten komea!
- Miten komeaa!

Ne yakışıklı!

- Olenko mielestäsi komea?
- Olenko minä sinun mielestäsi komea?

Yakışıklı olduğumu düşünüyor musun?

Onko Tomi komea?

Tom yakışıklı mı?

Hän on komea mies.

O yakışıklı bir adam.

Tom on poikkeuksellisen komea.

Tom son derece yakışıklıdır.

- Olette kaunis.
- Olet komea.

Yakışıklısın.

Tom on melkoisen komea.

Tom oldukça yakışıklı.

Olet oikein komea mies.

Çok yakışıklı bir adamsın.

Olet todella komea nuorimies.

Sen çok yakışıklı genç bir adamsın.

Tomi on komea nuori mies.

Tom yakışıklı bir genç adam.

Minusta Tom on todella komea.

Tom'un çok yakışıklı göründüğünü düşünüyorum.

Tom on todella komea poika.

Tom, çok yakışıklı bir çocuktur.

Hän sanoi, että hän on komea.

O, yakışıklı olduğunu söyledi.

- Tom on komea.
- Tom on hyvännäköinen.

Tom yakışıklıdır.

Tom on yhtä komea kuin aina ennenkin.

Tom her zamanki gibi yakışıklı.

Tom oli komea kun hän on parikymppinen.

Tom yirmili yaşlardayken yakışıklıydı.

Tom oli melko komea kun hän oli nuori.

Tom gençken oldukça yakışıklıydı.

Tom kysyi Marilta onko hän Marin mielestä komea.

Tom Mary'ye yakışıklı olup olmadığını sordu.

- Tom on komea mies.
- Tom on hyvännäköinen mies.

Tom yakışıklı bir adam.

Onko tämä kuva sinusta, Alexander? Oletpa tosiaan komea mies.

Bu senin resmin mi Alexander? Sen gerçekten yakışıklı bir adamsın.

Matthew menee pian naimisiin. Hänestä tulee todella komea sulhanen.

Matthew yakında evlenecek; o çok yakışıklı bir damat olacak.

- Olet todella komea mies, Tom.
- Olet tosi hyvännäköinen mies, Tom.

Sen çok yakışıklı bir adamsın, Tom.

- Tom on komea mies.
- Tom on hyvännäköinen mies.
- Tom on oikea komistus.

Tom yakışıklı bir adam.