Examples of using "Happea" in a sentence and their turkish translations:
Biraz hava almak istiyorum.
Ayda oksijen yok.
Biraz temiz hava için dışarıya çıkalım.
Su hidrojen ve oksijen içerir.
Biraz taze hava için dışarı çıkmak istiyorum.
Biraz temiz hava alalım.
Oksijensiz yaşayamayız.
Güneş ışığı olmayınca yosunlar oksijen üretmeyi bırakıyor.
Sorun şu ki daha az oksijen almaya başladığıızda, zihniniz sizinle oyunlar oynamaya başlar.
Muhtemelen fazla oksijen olmadığından.
Yumurtalara sifonuyla oksijen veriyor, onlara göz kulak oluyordu.
Doğrudan havadan oksijen çekebilmek için kendini dışarı atıyor. Nihayet. Güneş yüzünü gösteriyor.