Translation of "Winked" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Winked" in a sentence and their turkish translations:

Tom winked.

Tom göz kırptı.

I winked.

Göz kırptım.

- He winked at me.
- She winked at me.

O bana göz kırptı.

Tom winked back.

Tom geri göz kırptı.

Tom winked at Mary.

Tom, Mary'ye göz kırptı.

She winked at him.

O ona göz kırptı.

He winked at her.

O ona göz kırptı.

She winked at me.

O bana göz kırptı.

She winked at Tom.

O, Tom'a göz kırptı.

Mary winked at Tom.

Mary Tom'a göz kırptı.

Tom winked at me.

Tom bana göz kırptı.

Tom winked at the girls.

Tom kızlara göz kırptı.

Tom winked and blew a kiss.

Tom göz kırptı ve bir öpücük attı.

Tom looked at Mary and winked.

Tom Mary'ye baktı ve göz kırptı.

Tom looked up at Mary and winked.

Tom, Mary'ye bakıp göz kırptı.

Tom smiled when Mary winked at him.

Tom Mary ona göz kırptığında gülümsedi.

Tom says that Mary winked at him.

Tom Mary'nin ona göz kırptığını söylüyor.

Tom winked at Mary and blew her a kiss.

Tom Mary'ye göz kırptı ve ona bir öpücük attı.

Tom wore a hard hat and winked at us.

Tom kötü bir şapka giydi ve bize göz kırptı.

Tom looked at Mary and then winked at her.

Tom Mary'ye baktı ve sonra ona göz kırptı.

- Tom winked at me.
- Tom gave me a wink.

Tom bana göz kırptı.

- Tom gave Mary a wink.
- Tom winked at Mary.

Tom, Mary'ye göz kırptı.

- I winked at Tom.
- I gave Tom a wink.

Tom'a göz kırptım.

The gentle breeze rustled the leaves so that the shining stars of light gleamed and winked

Yapraklar hafif bir rüzgarla öyle salınıyordu ki parlak ışık huzmeleri gökyüzünden yere doğru adeta göz kırparak düşüyordu