Examples of using "Widow" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir dulum.
Tom'un dul eşini tanıyorum.
Mary bir dul.
Tom John'un dul kadını ile evlendi.
Bir dulun üç kızı vardı.
Tom, zengin bir dulla evlendi.
- Mary artık dul.
- Mary bir dul artık.
Dul kadın siyah giyinmişti.
Dul kadın mide kanserinden muzdarip.
Erkek kardeşimin dul eşi yeniden evlendi.
Tom bir dul ve üç çocuk bıraktı.
Dul bir kadın ve bir kız evlat bırakıyor.
Genç dul bir kez daha nişanlandı.
Sen zaten biliyorsun: Ben bir dulla evlendim.
- Tom bir dul ve beş çocuğu terk etti.
- Tom arkasında bir dul ve beş çocuk bıraktı.
Tom bir dul ve üç çocuk bıraktı.
Odamda büyük bir kara dul örümceği var!
Kocası vefat etmiş bir kadın duldur.
Dul kocası ölmüş bir kadındır.
Kocası ölmüş bir kadına dul denir.
O dul ve emeklidir ve birçok zorluklarla karşı karşıyadır.
Leyla para için kocalarını öldürdü. O klasik bir kara duldu.
Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu.