Examples of using "Trigger" in a sentence and their turkish translations:
Tetiği çek.
Tetiğe bas.
ve buraya da bir mikrofon yerleştirdik.
Tom tetiği çekti.
Ben tetiği çektim.
Tetiği çekme.
Tom tetiği çekti.
Tetiği çektim.
Sami tetiği çekti.
Tom tetiği çekmedi.
Tetiği çekmedim.
Bu bir depresyonu tetikleyebilir.
Sami tetiği çekmeyi kabul etti.
Yanıp sönen efektler epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir.
Bana tetiği çektirme.
Ama her türlü rahatsızlık bu tepkiyi doğuruyor.
Tom'un parmağı tetikteydi.
Tom parmağını tetikten çekti.
Araştırmacılar, tetiği kimin çektiğini bulamadılar.
Sami kurdu, planladı ve tetiği çekti.
bu mahalleyi hem kimlik hem de nüfus anlamında
Tom tetiği çekmek istedi ama çekemedi.
Polis tetikte Tom'un parmak izini buldu.
Gözlerimi kapadım ve tetiği çektim.
Tom tetiği çekmek için kendini ikna edemedi.
Tereddütsüz saldıran, sürüngen bir makine.
Birine bile takılsa... ...hamam böceğinin kaderi mühürlenir.
Tom'un tetiği çekmek için cesareti yoktu.
Sami tetiği çekmedi ama olaya karıştı.
Bu kriz Avrupa'da daha büyük bir krizi tetikler mi?
Silah tuttum, ama tetiği asla çekmedim.
O, kafasına bir silah dayadı ve tetiği çekti.
Tom silahı Mary'nin kafasına dayadı ve tetiği çekti.
Tom bir silahı kafasına dayadı ve tetiği çekti.
O, Tom'un hayatını kurtarmak için tetiği çektiğini söyledi.
Tom parmağını tetikten çekti ve silahını indirdi.
Tom parmağını tetikten çekti ve silahı indirdi.
Peki böyle bir görseli oluşturmak için ne kadar bilgiye ihtiyacımız var?
Adam silahı alnına dayadı ve tetiği çekti.
Tom silahı kendi kafasına dayadı ve tetiği çekti.
Tom parmağını tetikten çekti ve tabancasını kılıfına geri koydu.
Demek istediğim, "bedava" olağanüstü bir motivasyon kaynağıdır ve tüketiciler bir ürünü birden fazla alarak...