Examples of using "Syria" in a sentence and their turkish translations:
Ben Suriyeliyim.
Şam, Suriye'dedir.
Şam, Suriye'dedir.
İlk durağımız Suriye.
Suriye ve Babil'den gelen piyade ...
Şam, Suriye'de yer alır.
Somali, Suriye, Pakistan ve Irak
Suriye'ye Arapçada "Suriyah" denir.
Suriye'de en düşük maaş nedir?
- Bu kadın Suriyeli değil.
- Bu kadın Suriye'li değil.
Onun bütün akrabaları Suriye'dedir.
- Suriye'nin başkenti Şam'dır.
- Şam, Suriye'nin başkentidir.
"Doktorlarınız nereli?" "Suriye."
Hülagünün ise Suriyede 60 bin askeri vardı.
Eski arkeolojik siteler Suriye'de tehdit altındadır.
Suriye eski haline dönmeyecek.
İçi boş Suriye, Filistin, Mezopotamya, Babil, hepsi size ait!
Suriye'deki istikrarsız güvenlik durumu Türkiye'yi de etkilemektedir.
Birleşik devletler Suriye'ye savaşı kaybetti.
Suriye rejim değişikliğinden sonra hangi yönde gelişecek?
Mary ülkenin Suriye'deki çatışma konusundaki en önde gelen uzmanıdır.
kurmay yüzbaşı olarak ilk kıta vazifesine Suriye’ye gidiyor
Suriye'deki Birleşik Devletler elçisi güvenlik nedenlerinden dolayı ülkeyi terk etti.
Türkiye, Suriye ile olan sınırındaki tüm kontrol noktalarını kapatıyor.
Hülagü güvendiği teğmeni Kitbuqa ya kendisi dönene kadar Suriyeyi savunması ve
papaz değil. Suriyede kürtlere karşı yapılan operasyonlar
Bu arada Suriye ve Irak'ta törer eylemlerinde bulunan DAEŞ'in yenilgiye uğratırlması...
Hülagü Suriyeye 6 tümenden oluşan 60 bin kişilik bir kuvvetle ilerliyordu.
Halepin korkunç kaderine tanık olan Suriyenin kalanı Mart sonunda teslim oldular.
2011 Mart'ında iç savaş başladığından beri Suriye'de 42.000'den fazla insan öldürüldü.
Sami bir çifte mülteci. Suriye'de Filistinli bir mülteciydi, şimdi ise Suriyeli bir mülteci olarak Türkiye'de yaşıyor.
Türkiye dört milyon Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapıyor ve onlardan bir kısmını Suriye'nin kuzeyinde kontrolünü sağlayacağı bölgelere yeniden yerleştirmeyi planlıyor.