Translation of "Salmon" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Salmon" in a sentence and their turkish translations:

I like salmon.

Somon severim.

Do you like salmon?

Somon sever misin?

When do salmon spawn?

Somon ne zaman yumurtlar?

- I think I'll have the salmon.
- I think that I'll have the salmon.
- I think I'm going to have salmon.

Sanırım somon alacağım.

The fish tasted like salmon.

- Balık somon gibiydi.
- Balığın tadı somonunkine benziyordu.

My favorite fish is salmon.

En sevdiğim balık somondur.

My favorite fish are salmon.

Benim favori balığım somondur.

Cut the salmon into small pieces.

Somon balığını küçük parçalara ayır.

Give me three pieces of salmon.

Bana üç adet somon ver.

We have an incredible North Atlantic salmon.

İnanılmaz bir Kuzey Atlantik somonumuz var.

Salmon lay their eggs in fresh water.

Somonlar yumurtalarını tatlı suya bırakır.

My favorite fish to eat is salmon.

Yemek için en sevdiğim balık somondur.

Salmon is my favorite fish to eat.

Somon yemek için benim favori balığımdır.

He listens for salmon thrashing in the shallows...

Sığ sularda çırpınan somonların sesine kulak verir.

Salmon can jump up to 12 feet high.

Somon balığı 12 feet yüksekliğe kadar sıçrayabilir.

At this time of year, she relies on salmon.

Yılın bu zamanı... ...somonla beslenir.

Waiting to snatch any salmon that swims too close.

Fazla yakınından geçen tüm somonları yakalamaya hazırdır.

This is a salmon that came up the river.

Bu, nehre gelen bir somon balığı.

The only fish Tom likes to eat is salmon.

Tom'un yemeyi sevdiği tek balık somondur.

Tom cooked the salmon the way Mary asked him to.

Tom, somonu Mary'nin ondan istediği şekilde pişirdi.

Salmon go up the river and lay their eggs in the sand.

Somon nehre gider ve yumurtalarını kuma yumurtlar.

Off the coast of Alaska, salmon are heading for their spawning grounds upriver.

Alaska kıyılarında somonlar, nehrin üst taraflarındaki yumurtlama alanlarına yönelmiş.