Translation of "Ruled" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Ruled" in a sentence and their turkish translations:

Who ruled Piedmont?

Piemonte'yi kim yönetti?

Who ruled this country?

Bu ülkeyi kim yönetti.

That king ruled wisely.

O kral akıllıca yönetti.

He ruled his kingdom fairly.

O krallığı adil şekilde yönetti.

Dinosaurs once ruled the earth.

Dinozorlar bir zamanlar dünyayı yönetti.

Alexander ruled for thirteen years.

Alexander on üç yıl yönetti.

The king ruled his kingdom justly.

Kral, krallığını adil biçimde yönetti.

The king ruled over the island.

Kral, adanın üzerinde hükümranlık kurdu.

His death was ruled a homicide.

Onun ölümü cinayet olarak nitelendirildi.

The king ruled on the island.

Kral adada hüküm sürdü.

The judge ruled in her favor.

Hakim onun lehine karar verdi.

The police have ruled out suicide.

Polis intiharı bertaraf etti.

The police haven't ruled out suicide.

Polis intiharı bertaraf etmedi.

Spain ruled Cuba at that time.

İspanya o zaman Kübayı yönetti.

Tom's death was ruled a homicide.

Tom'un ölümü bir cinayet olarak hükme bağlandı.

Even when the judge ruled against them,

kendilerine onur ve saygıyla

The king ruled the country for years.

Kral ülkeyi yıllarca yönetti.

Myanmar is ruled by a military dictatorship.

Myanmar askeri bir diktatörlük tarafından yönetiliyor.

Napoleon Bonaparte ruled France at that time.

Napoleon Bonaparte o zaman Fransa'yı yönetti.

Spain was ruled by a dictator until 1975.

İspanya 1975'e kadar bir diktatör tarafından yönetildi.

In this world everyone is ruled by money.

Bu dünyada herkes para tarafından yönetilir.

Hyderabad was ruled by a nizam until 1948.

Haydarabad 1948 yılına kadar bir nizam tarafından yönetildi.

A long time ago, giants ruled the world.

Uzun bir zaman önce devler dünyayı yönettiler.

Tom's death has been officially ruled as an accident.

Tom'un ölümü resmen bir kaza olarak hükme bağlandı.

At that time, the Romans ruled land and sea.

O zaman, Romalılar kara ve denizi yönetti.

Once the Sultan ruled over what today is Turkey.

Bugünün Türkiye'sine bir zamanlar sultan egemen oldu.

The Supreme Court ruled that the law was illegal.

Yargıtay yasanın yasa dışı olduğuna karar verdi.

This man ruled the country for more than 50 years.

Bu adam ülkeyi 50 yıldan fazla yönetti.

The police ruled out the possibility of suicide in the case.

Polis davada intihar ihtimalini dışladı.

At that time, Ethelbert ruled as king in Kent, and was powerful.

O zaman, Ethelbert, Kent'te kral olarak hüküm sürüyordu ve güçlüydü.

Uranus, meaning 'sky', is the king who first ruled the whole world.

"Gök" anlamına gelen Uranüs, bütün dünyayı yönetmiş olan ilk kraldır.

With Prince Lazar’s death, his wife Milica ruled until her son Stefan Lazarevic,

Prens Lazarus'un ölümünden sonra, eşi Milica'nın oğlu Stefan Lazarevic

The court ruled that Muslim schoolgirls could not be exempted from swimming lessons.

Mahkeme, Müslüman öğrencilerin yüzme derslerinden muaf olamayacağına karar verdi.

Tom ruled Tatoeba with an iron fist in a velvet glove for many years.

Tom Tatoeba'yı yıllarca kadife eldiven içinde demir yumrukla yönetti.

By a curious turn of events, Sweden was now ruled by Napoleon’s ex-marshal, Bernadotte.

Olayların merakla gelmesiyle, İsveç şimdi Napolyon'un eski mareşali Bernadotte tarafından yönetildi.

In March 2016, the court ruled to strip the opposition-led National Assembly of its powers

2016 yılının Mart ayında mahkeme, muhalefet liderliğindeki Ulusal Meclisi haklarını geçersiz kıldı

Germany is not ruled by the law of the jungle, but by the rule of law.

Almanya orman kanunu ile yönetilmez ama hukukun üstünlüğü ile yönetilir.

In Russia there is a category of people who believe that the world is ruled by reptilians.

- Rusya'da dünyanın sürüngenler tarafından idare edildiğine inanan bir kesim var.
- Rusya'da dünyanın sürüngen ırkı tarafından yönetildiğine inanan insanlar var.

King Tom of the House Jackson, the first of his name, ruled Tatoeba in peace and prosperity for many years.

Jackson hanedanından Kral I. Tom, Tatoeba'yı uzun yıllar huzur ve refah içinde yönetti.

Nowadays, the majority of European countries is ruled by social democrats, but there is a noticeable increase of right-wing extremism.

Günümüzde Avrupa ülkelerinin çoğunluğu sosyal demokratlar tarafından yönetilir ama aşırı sağda gözle görülür bir yükseliş var.