Translation of "Polo" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Polo" in a sentence and their turkish translations:

"Marco!" "Polo!"

"Marco!" "Polo!"

Tom joined the water polo team.

Tom sutopu takımına katıldı.

Sami formed his own polo team.

Sami kendi polo takımını kurdu.

Tom was wearing a pink polo shirt.

Tom pembe bir polo gömlek giyiyordu.

The water polo team practices at 5:30 a.m.

Su polosu takımı sabah 5:30'da çalışma yapar.

Sami knew that the best polo players were imported.

Sami, en iyi polo oyuncularının ithal edildiğini biliyordu.

Tom wore a pink polo shirt with a popped collar.

Tom kalkık yakalı pembe bir polo gömlek giydi.

Football originally meant "a game played with a ball on foot" - unlike a game played on horseback, such as polo.

Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti.