Translation of "Pictures" in Turkish

"I saw the pictures." "What pictures?"

"Ben resimleri gördüm." "Hangi resimleri?"

- Tom likes taking pictures.
- Tom loves taking pictures.

Tom fotoğraf çekmekten hoşlanır.

- I'm fond of taking pictures.
- I like to take pictures.
- I love taking pictures.

Ben fotoğraf çekmeyi severim.

Pictures are amazing!

Resimler inanılmaz!

We have pictures.

Resimlerimiz var.

They're taking pictures.

Resim çekiyorlar.

Two pictures overlapped.

İki resim çakıştı.

- She's fond of taking pictures.
- She likes taking pictures.

- Fotoğraf çekmeyi seviyor.
- Resim çekmekten hoşlanıyor.

- Look at these pictures.
- Take a look at these pictures.

Bu resimlere bak.

- This book contains many pictures.
- This book has many pictures.

Bu kitap çok sayıda resim içeriyor.

- We're planning to take pictures.
- We're planning on taking pictures.

Fotoğraf çekmeyi planlıyoruz.

- Tom stared at the pictures.
- Tom looked at the pictures.

Tom resimlere baktı.

I began with pictures.

resimlerle başladım.

Who painted these pictures?

Bu resimleri kim yaptı?

I like their pictures.

Ben onların resimlerini seviyorum.

Where are your pictures?

Resimlerin nerede?

Tom is taking pictures.

Tom fotoğraflar çekiyor.

Where are my pictures?

- Resimlerim nerede?
- Benim resimlerim nerede?

She loves taking pictures.

Fotoğraf çekmeyi sever.

Let's get some pictures.

Biraz resim çekelim.

Tom saw the pictures.

Tom resimleri gördü.

We posed for pictures.

Biz resimler için poz verdik.

Let's take some pictures.

- Biraz fotoğraf çekelim.
- Birkaç fotoğraf çekelim.

These pictures are amazing.

Bu resimler inanılmaz.

Tom likes painting pictures.

Tom resim çizmekten hoşlanır.

I enjoy taking pictures.

Ben fotoğraf çekmekten hoşlanıyorum.

What are these pictures?

Bu fotoğraflar da ne?

Tom loves taking pictures.

Tom fotoğraf çekmeyi sever.

I've seen these pictures.

Bu resimleri gördüm.

These pictures are beautiful.

Bu resimler güzeldir.

I saw Tom's pictures.

Tom'un resimlerini gördüm.

I saw the pictures.

Resimleri gördüm.

Who took these pictures?

Bu resimleri kim çekti?

Here are some pictures.

İşte bazı resimler.

Are you taking pictures?

Fotoğraf çekiyor musun?

Show me the pictures!

Bana resimleri göster!

Tom likes taking pictures.

Tom fotoğraf çekmekten hoşlanır.

I'm just taking pictures.

Sadece fotoğraf çekiyorum.

Tom took several pictures.

Tom birkaç fotoğraf çekti.

Are those your pictures?

Onlar senin resimlerin mi?

I took nice pictures.

Güzel fotoğraflar çektim.

He likes taking pictures.

Fotoğraf çekmeyi seviyor.

Tom enjoys taking pictures.

Tom resim çekmekten hoşlanır.

Are these your pictures?

Bunlar sizin resimleriniz mi?

Tom took three pictures.

Tom üç fotoğraf çekti.

Did you take pictures?

Fotoğraflar çektin mi?

Tom took some pictures.

Tom biraz resim çekti.

Sami loves Layla's pictures.

Sami Leyla'nın resimlerini seviyor.

I've deleted those pictures.

O resimleri sildim.

Whose pictures are these?

Bunlar kimin resimleri?

- Everyone knows I take pictures.
- Everyone knows that I take pictures.

Herkes fotoğraf çektiğimi biliyor.

- Here is one of my pictures.
- Here's one of my pictures.

İşte benim resimlerimden biri.

- Where were these pictures taken at?
- Where were these pictures taken?

Bu fotoğraflar nerede çekildi?

- I am interested in taking pictures.
- I'm interested in taking pictures.

Fotoğraf çekmekle ilgileniyorum.

- Take pictures if you want.
- Take pictures if you want to.

İsterseniz fotoğraf çekin.

- I enjoy taking pictures.
- I like to take pictures.
- I like to take photos.
- I love to take pictures.

Fotoğraf çekmekten hoşlanırım.

- Those pictures were painted by him.
- These pictures were painted by him.

Bu resimler onun tarafından yapıldı.

- Show me the pictures!
- Show me the photos!
- Show me the pictures.

Fotoğrafları bana göster!

- We're planning to take pictures tomorrow.
- We're planning on taking pictures tomorrow.

Yarın fotoğraf çekmeyi planlıyoruz.

- Tom was planning to take pictures.
- Tom was planning on taking pictures.

Tom fotoğraf çekmeyi planlıyordu.

- How many pictures has Tom taken?
- How many pictures did Tom take?

Tom kaç tane resim çekti?

- Tom is planning on taking pictures.
- Tom is planning to take pictures.

Tom fotoğraf çekmeyi planlıyor.

- When do you plan to take pictures?
- When do you plan on taking pictures?
- When are you planning to take pictures?
- When are you planning on taking pictures?

Ne zaman fotoğraf çekmeyi planlıyorsun?

Pictures went around the world,

Fotoğraflar tüm dünyaya yayıldı,

I like to draw pictures.

Fotoğraf çekmek istiyorum.

His hobby is painting pictures.

Onun hobisi resimler yapmaktır.

Tom's phone can take pictures.

Tom'un telefonu fotoğraf çekebilir.

Don't let him take pictures.

Onun fotoğraf çekmesine izin verme.

His pictures are very famous.

Onun resimleri çok ünlüdür.

Send us lots of pictures!

Bize bir sürü resim gönderin!

Tom handed Mary some pictures.

Tom Mary'ye bazı resimler uzattı.

This book has many pictures.

Bu kitapta birçok resim var.

Let me see the pictures.

- Resimleri göreyim.
- Bana resimleri göster.

Tom showed us some pictures.

Tom bize bazı resimler gösterdi.

Tom took thousands of pictures.

Tom binlerce resim çekti.

I'm downloading the pictures now.

Resimleri şimdi yüklüyorum.

Why are you taking pictures?

Neden fotoğraf çekiyorsun?

Mustafa draws very nice pictures.

Mustafa çok güzel resim çizer.

Tom stared at the pictures.

Tom resimlere baktı.

He showed us some pictures.

Bize birkaç resim gösterdi.

I'm fond of taking pictures.

Fotoğraf çekmeyi seviyorum.

Tom took these pictures himself.

Tom bu resimleri kendisi çekti.

We took lots of pictures.

Biz bir sürü fotoğraf çektik.

We've already published these pictures.

Bu resimleri zaten yayınladık.

He took thousands of pictures.

O, binlerce resim çekti.

Tom didn't take any pictures.

Tom hiç fotoğraf çekmedi.

Can I take pictures here?

Burada fotoğraf çekebilir miyim?

These are two nice pictures.

Bunlar iki hoş resimdir.

May I take pictures here?

Burada fotoğraf çekebilir miyim?

I have pictures of Tom.

Tom'un resimlerine sahibim.