Examples of using "Photographer" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir fotoğrafçıyım.
Fotoğrafçı kim?
Ben profesyonel bir fotoğrafçıyım.
O bir fotoğrafçı değildi!
O bir profesyonel fotoğrafçı.
O profesyonel bir fotoğrafçıdır.
Sen zeki bir fotoğrafçısın.
Tom fotoğrafçıdır.
En sevdiğin fotoğrafçı kim?
Sen iyi bir fotoğrafçısın.
Sami bir fotoğrafçıyla bağlantı kurdu.
Ben serbest çalışan bir fotoğrafçıyım.
Tom profesyonel bir fotoğrafçı.
Büyük bir fotoğrafçı değilim?
O fotoğrafçı gerçekten yetenekli.
Tom iyi bir fotoğrafçı.
Gerçekten iyi bir fotoğrafçısın.
Tom başarılı bir fotoğrafçı oldu.
Tom amatör bir fotoğrafçı.
Tom serbest çalışan bir fotoğrafçı.
Sami bir Kahire fotoğrafçısıdır.
Sami, Mısırlı bir fotoğrafçıydı.
- Sami tecrübeli bir fotoğrafçıydı.
- Sami deneyimli bir fotoğrafçıydı.
- Tom bir vahşi doğa fotoğrafçısı.
- Tom vahşi yaşam fotoğrafçısıdır.
Ben yarı-zamanlı çalışan bir fotoğrafçıyım.
Tom çok yetenekli bir fotoğrafçı.
Biri bir düğün fotoğrafçısı tavsiye edebilir mi?
O deneyimli bir düğün fotoğrafçısıydı.
- Sami çok yetenekli bir fotoğrafçıyla tanıştı.
- Sami çok yetenekli bir fotoğrafçıyla karşılaştı.
Bir doğa fotoğrafçısı olmak istiyorum.
O iyi bir sanatçı ve fotoğrafçıydı.
Tom bir sanatçı ve bir fotoğrafçı.
Tom iyi bir fotoğrafçı, değil mi?
Semiha Es ilk kadın savaş fotoğrafçısı
Bu resmi çeken fotoğrafçıyı tanıyorum.
Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.
- Adamın bir foto muhabiri olduğunu düşünüyor musun?
- Sence şu adam bir foto muhabiri miydi?
Tom bir fotoğrafçı olarak becerilerini geliştirmek istedi.
Düğün fotoğrafçımız olmak ister misin?
- Tom bir astrofotoğrafçı.
- Tom bir astronomi fotoğrafçısı.
Kameralı her salak, fotoğrafçı olduğunu düşünür.
Fotoğrafçıyı ilk önce çocuğu kurtarmadığı için eleştirdik.
Akut gözlem becerileri onu çok uygun bir fotoğrafçı yapar.
Bir fotoğrafçı olarak gerçekten kendimi bu konuda kontrol etmeliyim.
Fotoğrafçı olmak için fotoğrafçılık dersleri alman gerekir.