Translation of "Musical" in Turkish

I loved that musical.

O müzikali sevdim.

Didn't you see the musical?

Müzikali görmedin mi?

The girl lacked musical ability.

Kız müzikal yetenekten yoksundu.

I need a musical instrument.

Bir müzik aletine ihtiyacım var.

Tom auditioned for the musical.

Tom müzikal için ses sınavı yaptı.

I saw an American musical.

Ben bir Amerikan müzikali gördüm.

You are a musical genius.

Sen bir müzik dahisisin.

What's your favorite Broadway musical?

Senin favori Broadway müzikalin nedir?

What's your favorite musical instrument?

Favori müzik aletin nedir?

Mozart cultivated many musical genres.

Mozart birçok müzik türünü ilerletti.

This play is a musical.

Bu oyun bir müzikaldir.

Italian is a musical language.

İtalyanca müzikal bir dildir.

Tom has unique musical abilities.

Tom'un eşsiz müzik yetenekleri var.

The musical is starting soon.

Müzikal yakında başlıyor.

Tom is a musical genius.

Tom müzikal bir dahidir.

I sang musical theater and opera.

Müzikal tiyatro ve opera söylüyordum.

Do you play a musical instrument?

Bir müzik aleti çalar mısın?

The trumpet is a musical instrument.

Trompet müzikal bir enstrümandır.

Tom tried out for the musical.

Tom müzikal için deneme yaptı.

I have absolutely no musical talent.

Kesinlikle müzik yeteneğim yok.

Can you play any musical instrument?

Herhangi bir müzik aletini çalabilir misin?

Can you play any musical instruments?

- Herhangi bir müzik enstrümanı çalabiliyor musun?
- Herhangi bir müzik aleti çalabiliyor musun?

Tom comes from a musical family.

Tom müzikal bir aileden geliyor.

Sami watched the musical Les Miserables.

Sami, Sefiller müzikalini izledi.

Do you play any musical instruments?

Herhangi bir müzik aleti çalar mısın?

Did you come from a musical family?

Müziksever bir aileden mi geldin?

Do they come from a musical family?

Onlar müziksever bir aileden mi geliyorlar?

You play a musical instrument, don't you?

Bir müzik aleti çalarsın, değil mi?

Tom and Mary are a musical duo.

Tom ve Mary müzikal bir ikilidir.

- Violin, piano and harp are musical instruments.
- The violin, the piano, and the harp are musical instruments.

Keman, piyano ve arp müzikal enstrümanlardır.

Or trying to learn a new musical instrument

ister yeni bir müzik aleti öğrenmeye çalışıyor olun,

Musical talent usually blooms at an early age.

Müzikal yetenek genellikle erken yaşlarda verimli olur.

There's musical entertainment from nine o'clock to midnight.

Saat dokuzdan gece yarısına kadar müzik eğlencesi var.

To put it briefly, he lacks musical ability.

Kısaca anlatmak gerekirse, onun müzik yeteneği yok.

This musical piece is composed of four movements.

Bu müzik eseri dört hareketten oluşur.

Does a child's musical talent depend on heredity?

Bir çocuğun müzik yeteneği irsi midir?

Is that musical coming to the West End?

O müzikal West End'e geliyor mu?

Musical talent can be developed if it's properly trained.

Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir.

Not all of us are born with musical talent.

Hiçbirimiz müzik yeteneği ile doğmuyoruz.

We used to play musical chairs in elementary school.

İlkokuldayken sandalye kapmaca oyunu oynardık.

Tom was not just interested in Mary's musical abilities.

Tom sadece Mary'nin müzikal yetenekleriyle ilgili değildi.

Here, you will find all sorts of musical instruments.

Burada her çeşit müzik aletini bulacaksınız.

Tom played the main part in the school musical.

Tom okul müzikalinde baş rolü oynuyordu.

Do either of your parents play a musical instrument?

Ailenden biri bir müzik aleti çalar mı?

I grew up in this room filled with musical instruments,

Ben bu enstrüman dolu odada büyüdüm.

Tom was the first one to recognize Mary's musical talent.

Tom Mary'nin müzik yeteneğini tanıyan ilk kişiydi.

Mozart: one of the great musical prodigies of all time.

Mozart: Tüm zamanların en büyük müzikal dahilerinden biri.

And so the secret to musical harmony really is simple ratios:

Yani müzikal armoninin sırrı aslında basit oranlar:

All twelve notes of the western musical scale are on it,

Batı müziği gamının on iki notası da üstünde,

- Do you play any instruments?
- Do you play any musical instrument?

Herhangi bir müzik aleti çalıyor musun?

Frederick Chopin created his first musical composition when he was seven.

Frederick Chopin ilk müzikal kompozisyonunu yedi yaşındayken yarattı.

His latest musical pieces are just variants of his earlier work.

Onun en son müzik parçaları sadece onun daha önceki çalışmasının varyasyonlarıdır.

It cost him ten dollars to get the ticket for the musical.

Müzikal için bilet almak ona on dolara mal oldu.

I am not musical, but I like to sing in the shower.

Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim.

Learning to play a musical instrument requires thousands of hours of practice.

Bir müzik aletini çalmayı öğrenmek binlerce saat uygulama gerektirir.

The multi-talented kid speaks 5 languages and plays 6 musical instruments.

Çok yetenekli çocuk 5 dil konuşuyor ve 6 müzik aleti çalıyor.

Do you play a musical instrument? If so, what do you play?

Bir müzik aleti çalıyor musun? Öyleyse ne çalıyorsun?

Ariana Grande is one of the best pop musical artists in the United States.

Ariana Grande, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki en iyi pop müzik sanatçılarından biridir.

Everybody expected the musical to be a great hit, but it was far from being a success.

Herkes müzikalin büyük bir hit olmasını bekliyordu fakat o başarılı olmaktan çok uzaktı.

- Everyone in my family can play a musical instrument.
- Everyone in my family can play an instrument.

Ailemdeki herkes bir müzik aleti çalabilir.

No matter which musical instrument you want to learn to play, the most important thing is not to make any mistakes from the beginning on, because mistakes are always imprinted on your mind more easily than everything you do right.

Hangi müzik aletini çalmayı öğrenmek istersen iste, en önemli şey başlangıçtan beri hiç hata yapmamaktır, çünkü hatalar doğru yaptığın şeylerden daha kolay akla yerleşir.