Examples of using "Lousy" in a sentence and their turkish translations:
Berbat hissediyorum.
- Ben kötü bir balıkçıyım.
- Ben berbat bir balıkçıyım.
- Ben hasta bir balıkçıyım.
Ben kötü bir yüzücü değilim.
Ben iğrenç bir şarkıcıyım.
Ben berbat bir aşçıyım.
Ne iğrenç bir kamera!
Ne berbat bir gün!
Ben berbat bir dansçıyım.
Tom dandik bir dansçı.
Tom, sen berbat bir öğretmensin.
Bugün kötü hava bekliyoruz.
Kötü bir gün geçirdim.
O berbat bir hileydi.
Bu beni iğrenç hissettirdi.
Tom berbat bir gece geçirdi.
Tom berbat bir iş yaptı.
Berbat bir başlangıç yaptık.
Amcam kötü bir sürücü.
Tom kötü bir ruh hali içindeydi.
Tom berbat bir iş yaptığımı söylüyor.
Sen kötü bir öpücüsün.
Tom kötü bir öpücü.
Bu numarayı neden işe yaramaz bulduğumu açıklayayım.
İşe yaramaz bir gösteri çünkü özünde bu bir bulmaca.
- Dört yıl boyunca üniversiteye gittim ve bütün aldığım bu, bitli diplomaydı.
- Dört yıl üniversiteye gittim ve elime geçen tek şey bu kıçı kırık diploma.
Adil çalışmada çok iyidir fakat atletizme geldiğinde, o biraz kötüdür.
Bu restorandaki yemek iyi değil, ücretler pahalı ve servis berbat. Kısaca bu restorana gitme.