Translation of "Healthier" in Turkish

Organic food is healthier.

Organik gıda daha sağlıklıdır.

We want healthier food.

Daha sağlıklı yiyecek istiyoruz.

They ate healthier foods.

Onlar daha sağlıklı gıdalar yediler.

I'm healthier than Tom.

Ben Tom'dan daha sağlıklıyım.

Fruit is healthier than chocolate.

Meyve çikolatadan daha sağlıklıdır.

Are hookahs healthier than cigarettes?

Nargile sigaradan daha sağlıklı mıdır?

You should be eating healthier food.

Daha sağlıklı yiyecek yemen gerekiyor.

Tom needs to eat healthier food.

Tom daha sağlıklı yiyecekler yemeli.

It is healthier to climb the stairs.

Merdiven çıkmak daha sağlıklıdır.

Country life is healthier than city life.

- Köy hayatı şehir hayatından daha sağlıklıdır.
- Kırsal yaşam kent yaşamından daha sağlıklıdır.

Tom looks healthier than he used to.

Tom eskisinden daha sağlıklı görünüyor.

How can we live longer, healthier lives?

Nasıl daha uzun, daha sağlıklı yaşayabiliriz?

Bicycles are a healthier form of transportation.

Bisikletler daha sağlıklı bir ulaşım şeklidir.

He looks healthier than he used to.

Eskisinden daha sağlıklı görünüyor.

- Tom said Mary needed to eat healthier food.
- Tom said that Mary needed to eat healthier food.

Tom, Mary'nin daha sağlıklı yiyecekler yemeye ihtiyacı olduğunu söyledi.

- Tom said he needed to eat healthier food.
- Tom said that he needed to eat healthier food.

Tom daha sağlıklı yiyecekler yemeye ihtiyacı olduğunu söyledi.

If Tom would eat less, he'd be healthier.

Tom ne kadar az yerse o kadar sağlıklı olur.

How much healthier do you want to be?

Ne kadar sağlıklı olmak istiyorsun?

My doctor told me to eat healthier food.

Doktorum daha sağlıklı beslenmemi söyledi.

If Tom ate more vegetables, he'd probably be healthier.

Eğer Tom daha fazla sebze yerse, muhtemelen daha sağlıklı olur.

If you ate fewer burgers, you'd probably be healthier.

Daha az hamburger yemen, galiba daha sağlıklı olurdu.

Tom told Mary that she should eat healthier food.

Tom, Mary'ye daha sağlıklı yiyecekler yemesi gerektiğini söyledi.

- Tom said he thought Mary needed to eat healthier food.
- Tom said that he thought Mary needed to eat healthier food.

Tom, Mary'nin daha sağlıklı yiyecek yemesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.

Doctors say that children who were breastfed are usually healthier.

Doktorlar anne sütü ile beslenen çocukların genellikle daha sağlıklı olduğunu söylüyor.

We still end up with soils that are healthier, more fertile,

insan nüfusu ve daha fazlası için ihtiyaç duyduğumuz tüm gıda ve kaynakları

Cooking at home is healthier than eating out at a restaurant.

Evde yemek pişirmek bir lokantada yemek yemekten daha sağlıklıdır.

My mother tried to encourage me to eat a healthier diet.

Annem beni daha sağlıklı bir diyet yemeye teşvik etti.

You're a younger, healthier and stronger person. You can do this.

Sen daha genç, daha sağlıklı ve daha güçlü bir kişisin. Bunu yapabilirsin.

It's probably healthier to eat popcorn than it is to eat potato chips.

Patates cipsi yemeye nazaran patlamış mısır yemenin daha sağlıklı olması muhtemeldir.

If he had trained himself harder at that time, he would be healthier now.

O zaman kendini daha iyi eğitmiş olsaydı, o şimdi daha sağlıklı olacaktı.

They are better educated, healthier and wealthier than their parents' generation was at their age.

Onlar ebeveynlerinin neslinin onların yaşında olduğundan daha eğitimli, daha sağlıklı ve daha varlıklıdır.

Popcorn is very inexpensive when compared to many other snack foods. It's also usually healthier.

Diğer birçok aperitifle karşılaştırıldığında patlamış mısır çok ucuzdur. Ayrıca genellikle daha sağlıklıdır.