Examples of using "Gym" in a sentence and their turkish translations:
O bir spor salonu öğretmeni.
Spor salonundayım.
O benim spor çantam.
Ben spor öğretmeniyim.
- Spor salonundan nefret ediyorum.
- Spor salonundan nefret ederim.
Spor salonu boştu.
Onlar spor salonunda toplandı.
Onlar spor salonundalar mı?
Spor salonuna gittim.
Tom bir beden eğitimi öğretmeni.
Tom spor salonuna gitti.
Spor salonuna gidiyorum.
Ben spor salonuna başlıyorum.
Spor salonundaydım.
Ben bir spor salonuna üyeyim.
Spor salonunda bekleyeceğim.
Spor salonu hemen tahliye edildi.
Sami spor salonuna gitti.
Tom spor salonunda.
Benim bir spor salonu üyeliğim var.
Tom spor salonunda.
Tom spor salonuna gitmeye başladı.
Spor salonun ilk kuralı; spor salonu hakkında konuşmamaktır.
Kızlar spor salonunda dansetti.
Tom, spor salonuna gitmeli.
O bir jimnastik öğretmeni olarak çalışmaktadır.
Spor salonuna uğrayacağım.
Tom muhtemelen spor salonundadır.
- Biz spor salonunda basketbol oynadık.
- Spor salonunda basketbol oynadık.
Bu spor salonunda devamlı müşteriyim.
Onlar tırmanma spor salonunda oynadı.
Spor salonuna ulaşman gerekiyor.
Spor salonuna gitmeye başladım.
Başka bir sorun spor ekipmanları ile ilgilidir.
Bir spor salonu üyeliğin var mı?
Bu spor salonunun bir tırmanma duvarı var.
Tom beden eğitimi öğretmeni olarak çalışıyor.
Tom spor salonuna gitmedi.
Tom spor salonundan eve döndü.
- Spor salonuna gitmekten nefret ediyorum.
- Spor salonuna gitmekten nefret ederim.
Tom spor salonundan çıktı.
Spor salonuna gitmeliyim.
Sami bir spor çantası taşıyordu.
Bu otelin bir spor salonu var mı?
Bir spor salonuna üye misin?
Tom spor salonundan döndü.
Spor salonuna gitmeli.
Ben senin spor salonunda olduğunu düşündüm.
O, spor salonuna yürümedi.
Spor salonu, tören için kullanıldı.
Okulumuzun spor salonu şimdi yapılıyor.
Tom genellikle spor salonuna yürümez.
Tom'un beden eğitimi öğretmeni Mary'nin basketbol antrenörüdür.
Bu gece spor salonuna gidemem.
Spor salonuna gitme zamanı.
Ben spor salonunda çalışmaktan hoşlanırım.
O, spor salonuna yürümedi.
Spor salonuna gitmek gerekiyor.
- Bugün spor salonuna gidecek misin?
- Bugün spor salonuna gitmiyor musun?
Tom bütün öğleden sonra spor salonundaydı.
Tom spor salonunda çalışmayı bıraktı.
Tom spor salonunda, değil mi?
Tom bir spor öğretmeni, değil mi?
Tom spor salonundan 2: 30'da ayrıldı.
Öğretmenler odası ve spor salonu onarılıyor.
Ne sıklıkta spor giysilerini yıkarsın?
Tom genellikle spor salonuna ne zaman gider?
Tom ve Mary balonlarla spor salonunu dekore ettiler.
Spor salonu ev mağazasının karşısında.
Birkaç yıl bir spor salonuna katıldım.
Spor salonunda yeni bir yüz fark ettim.
Tom, yerel bir spor salonunda ağırlık antrenmanı yaptı.
Tom bir spor salonunda üçüncü karısıyla tanıştı.
Bu hafta spor salonuna gitmedim.
Leyla parayı spor çantasına koydu.
Tom ve ben aynı spor salonuna gidiyoruz.
Sanırım spor salonuna gitmeliyim.
Tom parayı spor çantasına koydu.
Amanda hemen hemen her gün spor salonuna gider.
Tom bana spor salonuna gideceğini söyledi.
Hoca, spor salonunda sekiz farklı grup oluşturdu.
Tom haftada üç gün spor salonuna gitti.
Hadi spor salonuna gidip birkaç çember atalım.
Bu otelin bir spor salonu ve bir yüzme havuzu vardır.
Okul kapıcısı akşamleyin spor salonunu temizler.
Tom ve Mary aynı spor salonunda çalışma yapıyor.
Tom dün üç saat için spor salonundaydı.
Bana spor salonuna giden yolu gösterebilir misin?
Tom evinin yakınındaki bir spor salonunda egzersiz yapıyor.
Tom egzersiz yapmak için yerel spor salonuna gidiyor
Tom çalıntı parayı spor çantasına koydu.
Oyun oynamayı bırak ve spor salonuna git.
Evinin yakınlarında bir spor salonuna gidiyor.
Tom spor salonunda çok vakit geçiriyor.
Tom spor salonunda haddinden fazla vakit geçiriyor.