Translation of "Feather" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Feather" in a sentence and their turkish translations:

He examined the feather.

O, tüyü inceledi.

We're birds of a feather.

Biz kafadarlarız.

Have you seen my feather?

Benim kuştüyümü gördün mü

He picked up the feather.

O, tüyü yerden aldı.

Tom examined the feather closely.

Tom tüyü yakından inceledi.

I felt light as a feather.

Kendimi tüy kadar hafif hissettim.

You have a feather on your coat.

Senin ceketinde bir tüyün var.

You have a feather in your hair.

Saçında bir kuş tüyü var.

Tom suffocated Mary with a feather pillow.

Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu.

Sami found a feather in the car.

Sami arabada bir tüy buldu.

Tom picked up a feather and examined it.

Tom bir tüy aldı ve onu inceledi.

Tom found a seagull feather on the beach.

Tom, sahilde martı tüyü buldu.

Tom keeps an eagle feather as a good-luck charm.

Tom iyi bir şans tılsımı olarak bir kartal tüyünü saklıyor.

I am as light as a feather, I am as happy as an angel, I am as merry as a school-boy. I am as giddy as a drunken man. A merry Christmas to everybody! A happy New Year to all the world.

Ben tüy kadar hafifim, bir melek kadar mutluyum, bir okul çocuğu kadar neşeliyim. Sarhoş bir adam kadar sersemim. Mutlu bir Noel herkese! Tüm dünyaya mutlu bir yılbaşı.