Translation of "Description" in Turkish

- It's a very allegoric description.
- It's a very allegorical description.

Bu çok kinayeli bir açıklama.

- The man matches the description.
- The man corresponded to the description.
- The man corresponded with the description.

Adam tarife uyuyor.

The description box below.

açıklama kutusuna bakabilir.

I like that description.

- Ben o tanımı severim.
- Bu tanımlama hoşuma gitti.

She matched the description.

- O, tanıma uyuyordu.
- O, tanıma uydu.

Tom's description was accurate.

- Tom'un açıklaması doğruydu.
- Tom'un tasviri doğruydu.

Does that description fit?

Bu açıklama uygun mu?

Die’, in the video description.

Kanalı nasıl destekleyebileceğinizi öğrenmek, reklamsız erken

The beauty is beyond description.

Güzellik tanımın ötesindedir.

The man answers the description.

Adam tanımlamaya uyuyor.

The scenery was beyond description.

Manzara kelimelerle tanımlanamıyordu.

Her beauty was beyond description.

Onun güzelliği açıklama ötesinde idi.

Here is a brief description.

İşte kısa bir tanımlama.

The description isn't very clear.

Tanım çok açık değil.

This description is too abstract.

Tanım çok soyut.

Tom's job description has changed.

Tom'un iş tanımı değişti.

The man answered to the description.

- Adam tanımlanmış özelliklere sahipti.
- Adam tanımlamaya uyuyordu.

The scenery was beautiful beyond description.

Sahne açıklama ötesinde güzeldi.

The princess was beautiful beyond description.

Prenses kelimelerle tarif edilemeyecek kadar güzeldi.

The hotel was luxurious beyond description.

Otel kelimelerle ifade edilemeyecek kadar gösterişliydi.

His description approximated to the truth.

Onun tanımı gerçeğe benziyor.

Tom wrote a very detailed description.

Tom çok ayrıntılı bir tanım yazdı.

Check the video description for a link.

Bir bağlantı için video açıklamasına bakın.

He fits the description in the newspaper.

O gazetedeki tanıma uyuyor.

One second. Let's stop here this book description

bir saniye. Burada duralım bu kitap tanımı

We need a detailed description of what happened.

Neler olduğuna dair detaylı bir açıklamaya ihtiyacımız var.

The beauty of the sight is beyond description.

Manzaranın güzelliği kelimelerle tarif edilemezdir.

The beauty of that country is beyond description.

O ülkenin güzelliği tarifin ötesindedir.

The beauty of the scenery is beyond description.

Manzaranın güzelliği kelimelerle anlatılamaz.

He gave a detailed description of the accident.

O, kazaya ayrıntılı bir açıklama getirdi.

The police found a truck matching that description.

Polis bu tanıma uyan bir kamyon buldu.

Sami gave police a description of the suspect.

Sami polise şüphelinin bir eşkalini verdi.

He gave a minute description of the dinner party.

O, akşam yemeği partisi ile ilgili bir dakikalık açıklama verdi.

He wrote a fine description of what happened there.

O, orada ne olduğu ile ilgili güzel bir açıklama yazdı.

The man answers to the description in the newspaper.

- Adam gazetedeki tanımlamaya uyuyor.
- Adam gazetedeki tarife uyuyor.

We finally found a man who fits this description.

Sonunda bu tanımlamaya uyan bir adam bulduk.

Can you give me a brief description of the thief?

Bana hırsızın kısa bir açıklamasını verebilir misin?

The fear we felt at the earthquake was beyond description.

Depremde hissettiğimiz korku tanımlamanın ötesindeydi.

Fewer graphics and more captions would make the description clearer.

Daha az grafikler ve daha fazla başlık açıklamayı daha net yapabilir.

Tom certainly fits the description that the police gave us.

Tom kesinlikle polisin bize verdiği tanıma uyuyor.

Sami recognized Layla from the description that I gave him.

Sami, Leyla'yı ona verdiğim tanımlamadan tanıdı.

Have you ever seen Mt. Fuji? It is beautiful beyond description.

Sen hiç Fuji Dağı'nı gördün mü? O, kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güzel.

You can also sign up using the link in our video description.

Video açıklamamızdaki bağlantıyı kullanarak da kaydolabilirsiniz.

Partly because he could not receive enough information, Harper's description remains imperfect.

Kısmen yeterli bilgiyi alamadığından dolayı Harper'in açıklaması eksik kalıyor.

This description of events is completely exaggerated, even if it's essentially true.

Olayların bu açıklaması tamamen abartılmış, üstelik doğru olsa bile.

Can you give us a description of the car that hit Tom?

Bize Tom'a çarpan arabanın bir tanımını verebilir misin?

If you like it, you will find more information on the description box below.

Eğer beğendiyseniz, aşağıda açıklama kutusunda daha fazla bilgi bulacaksınız.

Get secure online using the link in the description below, or go to surfshark.deals/epichistory,

Aşağıdaki açıklamadaki bağlantıyı kullanarak güvenli bir şekilde çevrimiçi olun veya surfshark.deals/epichistory adresine gidin

His latest works are on display at the city hall. They are fabulous beyond description.

Onun en son çalışmaları belediye binasında sergileniyor. Onlar açıklama ötesinde harika.

Use the link in the video description to check out this new medieval strategy game of unrivalled

- Oyunun reklamı yapılıyor. -

In 1917, Albert Einstein proposed a description of the universe based on his Theory of General Relativity.

1917 yılında, Albert Einstein Genel Görelilik Teorisine dayalı evrenin bir açıklamasını önerdi.

The graphic description of the victim's murder was too much for his mother, who ran out of the court in tears.

Kurbanın katili tarafından yapılan çarpıcı betimleme, gözyaşları içinde mahkemeyi terk eden annesine çok ağır geldi.

Newton's law of gravity is a mathematical description of the way bodies are observed to attract one another, based on many scientific experiments and observations.

Newton'un yer çekimi kanunu organların birbirini çekme tarzıyla ilgili birçok bilimsel deney ve gözlemlere dayalı matematiksel bir anlatımdır.