Translation of "Class" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Class" in a sentence and their turkish translations:

- How was class?
- How was your class?

Ders nasıldı?

- Let's cut class.
- Let's bunk off class.

Dersi asalım.

- It's not a class.
- It isn't a class.

Bu bir sınıf değil.

- My class was cancelled.
- My class was canceled.

Benim dersim iptal edildi.

- Tom missed class today.
- Tom skipped class today.

Tom bugün dersi kaçırdı.

Let's skip class.

Sınıf atlayalım.

I'm middle class.

Orta sınıfım.

Get to class.

Sınıfa gidin.

I cut class.

Derse girmedim.

Class is dismissed.

Ders tamamlandı.

He missed class.

O, dersi kaçırdı.

Tom skipped class.

- Tom derse girmedi.
- Tom dersi ekti.
- Tom dersi astı.

Tom missed class.

Tom dersi kaçırdı.

- He didn't go to class.
- He didn't attend class.

O, derse katılmadı.

- Tom was daydreaming in class.
- Tom daydreamed in class.

Tom sınıfta hayal kuruyordu.

My class started years

hababam sınıfı yılları başladı

Mentioned families class separations

sözü geçen aileler sınıf ayrılıkları

That's a class act.

O, bir sınıf eylemidir.

They are in class.

Onlar sınıfta.

They attend every class.

Onlar her derse devam eder.

He's the class clown.

Sınıfın şaklabanı.

I like English class.

İngilizce dersini seviyorum.

They're in math class.

Onlar matematik dersindeler.

I'm not middle class.

Ben orta tabaka değilim.

The class went wild.

Sınıf çıldırdı.

Meet me after class.

Dersten sonra benimle görüş.

See you next class.

Bir dahaki derste görüşürüz.

I have class tomorrow.

Yarın dersim var.

I hated history class.

Tarih dersinden nefret ediyordum.

I have class tonight.

Bu gece dersim var.

Tom often skips class.

Tom sık sık okuldan kaçar.

I'm late for class.

Derse geç kaldım.

He's in my class.

O, benim sınıfımda.

She skipped a class.

O, dersi astı.

I spoke in class.

Ben sınıfta konuştum.

You're in math class.

Sen matematik dersindesin.

Tom has no class.

Tom'un hiç sınıfı yok.

Class sizes are limited.

Sınıf mevcutları sınırlıdır.

We flew business class.

Biz business class'ta uçtuk.

Don't talk during class.

Ders esnasında konuşma.

Tom is in class.

Tom sınıfta.

What time's your class?

- Dersin saat kaçta?
- Dersiniz saat kaçta?

Was Tom in class?

Tom derste miydi?

Tom traveled first class.

Tom birinci sınıf seyahat etti.

She often skipped class.

O sık sık dersi astı.

Well, I have class.

Eh, benim dersim var.

What's your favorite class?

Senin en sevdiğin ders hangisidir?

When's your first class?

Birinci dersin ne zaman?

There's no class today.

Bugün ders yok.

Tom often skipped class.

Tom sık sık okuldan kaçtı.

Tom was class president.

Tom sınıf başkanıydı.

Tom skipped class today.

Tom bugün dersi astı.

See you after class.

- Dersten çıkınca görüşürüz.
- Dersten sonra görüşürüz.

I'm in Tom's class.

Ben Tom'un sınıfındayım.

I like French class.

Fransızca dersini seviyorum.

Sami traveled first class.

Sami birinci sınıf yolculuk ediyordu.

I hate class reunions.

- Mezun buluşmalarından nefret ediyorum.
- Mezun toplantılarından nefret ediyorum.

- Smoking is not permitted in class.
- Smoking isn't permitted in class.

Sınıfta sigara içmek yasaktır.

- We are in the same class.
- We're in the same class.

Biz aynı sınıftayız.

- Sleeping in class is not allowed.
- Sleeping in class isn't allowed.

Sınıfta uyumaya izin verilmez.

- I am taking a dance class.
- I'm taking a dance class.

Ben bir dans dersi alıyorum.

- I have never skipped a class.
- I've never skipped a class.

Ben dersi hiç asmadım.

- Sami went to his Arabic class.
- Sami went to Arabic class.

Sami Arapça dersine gitti.

The working class and the employing class have nothing in common.

İşçi sınıfı ile işveren sınıfının hiçbir ortak noktası yoktur.

- I have to get to class.
- I've got to get to class.

Sınıfa gitmeliyim.

- Tom likes everyone in his class.
- Tom likes everybody in his class.

Tom sınıfındaki herkesi sever.

- Anyone may run for class president.
- Anyone can run for class president.

Sınıf başkanlığı için herkes aday olabilir.

- I am the tallest in our class.
- I'm the tallest one in the class.
- I'm the tallest in our class.

Sınıfımızda en uzun benim.

- Tom fell asleep in class.
- Tom fell asleep in the classroom.
- Tom fell asleep during class.
- Tom slept in class.

Tom sınıfta uyuyakaldı.

Our class is Life Science.

Dersimiz, Hayat Bilgisi.

What is the next class?

Gelecek ders nedir?

Tom was elected class president.

Tom sınıf başkanı seçildi.

I must hurry to class.

Hemen sınıfa gitmeliyim.

Tom took notes during class.

Tom, ders sırasında notlar aldı.

He advocated abolishing class distinctions.

O, sınıf ayrımlarının ortadan kaldırılmasını savundu.

We'll be late for class.

Biz sınıfa geç kalacağız.

We speak English in class.

Biz sınıfta İngilizce konuşuyoruz.

The class starts at ten.

Ders onda başlıyor.

Our class has 41 students.

- Bizim sınıfın 41 öğrencisi var.
- Sınıfımızda kırk bir öğrenci var.

Please! Please don't skip class.

Lütfen! lütfen dersi atlatmayın.

He's a world-class scientist.

O uluslararası düzeyde bir bilim adamıdır.

He fell asleep during class.

O, ders sırasında uyuyakaldı.

She fell asleep during class.

- Derste uyuyakaldı.
- Ders sırasında uyuyakaldı.

He's always clowning in class.

O her zaman derste soytarılık ediyor.

Let's not go to class.

Sınıfa gitmeyelim.

Do not eat in class.

Sınıfta yemek yemeyin.

Tom often daydreams in class.

Tom sınıfta sık sık hayallere dalar.

What time's your class tomorrow?

Dersin yarın ne zaman?

Tom fell asleep during class.

Tom ders sırasında uyuyakaldı.

Tom is in my class.

Tom benim sınıfımda.

How is your new class?

Yeni sınıfın nasıl?

The mathematics class is good.

Matematik dersi iyidir.

He's always late for class.

O, zaman sınıfa geç kalır.

Our first class is math.

Birinci dersimiz matematiktir.

He's always late to class.

O her zaman derse geç kalır.