Translation of "Blog" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Blog" in a sentence and their turkish translations:

Please read my blog.

Lütfen blogumu oku.

She's a blog addict.

O bir blog düşkünü.

How's your blog going?

Blogunuz nasıl gidiyor?

Blog means "web log".

Blogun anlamı web günlüğüdür.

She has a blog.

O bir bloğa sahip.

Tom has a blog.

Tom'un bir bloğu var.

He has a blog.

Onun bir bloğu var.

Why do you blog?

Neden blog yazıyorsun?

What's your blog about?

Bloğun ne hakkında?

I have a blog.

Bir bloğum var.

Sami started a blog.

Sami bir blog açtı.

Sami had a blog.

Sami'nin bir bloğu vardı.

Do you have a blog?

Blogun var mı?

This is a typical blog.

Bu tipik bir blog.

No one reads my blog.

Hiç kimse bloğumu okumuyor.

Hardly anyone reads my blog.

Neredeyse hiç kimse benim web sayfamı okumaz.

Do you read his blog?

Onun günlüğünü okur musun?

Do you read Tom's blog?

Tom'un günlüğünü okur musun?

I've updated the blog entry.

Blog girişini güncelledim.

Do we have a blog?

Bizim bir bloğumuz var mı?

I like reading Tom's blog.

Tom'un web günlüğünü okumayı severim.

My blog is very popular.

Benim bloğum çok popülerdir.

Tom has started a blog.

- Tom bir blog açtı.
- Tom blog yazmaya başladı.

Tom has his own blog.

Tom'un kendi bloğu var.

Sami had a Tumblr blog.

Sami'nin bir Tumblr bloğu vardı.

Sami had a pastry blog.

- Sami'nin bir pasta bloğu vardı.
- Sami'nin bir hamur işi bloğu vardı.

Have you ever written a blog?

Hiç blog yazdın mı?

Mary has a blog on Tumblr.

Mary'nin Tumblr üzerinde bir bloğu var.

I update my blog every week.

Ben her hafta bloğumu güncelleştiririm.

I update my blog every day.

Ben her gün bloğumu güncelleştiririm.

I update my blog every month.

Ben her ay bloğumu güncelleştiririm.

Tom started his blog in October.

Tom blogunu ekimde açtı.

- Did you know I have a blog?
- Did you know that I have a blog?

Bir bloğumun olduğunu biliyor muydunuz?

We don't add articles to our blog.

Bloğumuza makaleler eklemiyoruz.

We didn't add articles to our blog.

Bloğumuza makaleler eklemedik.

I have a small blog about Dutch.

Hollandacayla ilgili küçük bir bloğum var.

How do you say "blog" in Latin?

Latince'de nasıl blog denir?

I'm writing an article for my blog.

Bloğum için bir makale yazıyorum.

Neither Tom nor Mary has a blog.

Ne Tom'un ne de Mary'nin bir ağ günlüğü var.

I have a blog about herbal teas.

Bitki çayları hakkında bir bloğum var.

I did the web design for Tom's blog.

Tom'un blogunun web tasarımını yaptım.

She posted an entry to the blog yesterday.

Dün bloğa bir giriş postaladı.

Tom linked to my website from his blog.

Tom bloğundan benim siteme bağlandı.

Tom posted pictures of himself on his blog.

Tom bloğunda kendi fotoğraflarını ilan etti.

Everyone and their dog has a blog nowadays.

Herkesin ve köpeklerinin günümüzde bir bloğu vardır.

But if you remember the blog that I mentioned,

Ama eğer az önce söylediğim blog'u hatırlarsanız

I've just published a new post on my blog.

Ben bloğumda yeni bir yazı yayınladım.

In my free time, I write on my blog.

- Serbest zamanımda bloğuma yazıyorum.
- Boş zamanımda bloğuma yazıyorum.

Tom often writes about his friends in his blog.

Tom sık sık arkadaşları hakkında blogunda yazar.

Tom never mentions his children in his blog posts.

Tom, blog yazılarında çocuklarından hiç bahsetmez.

Tom tries to write a new blog entry every day.

Tom her gün yeni bir blog yazısı yazmaya çalışır.

You didn't tell them what they wrote in that blog.

Onların o blogta ne yazdıklarını onlara söylemedin.

You didn't tell them what we wrote in that blog.

O blogta ne yazdığımızı onlara söylemedin.

In my spare time, I write articles for my blog.

Boş zamanlarımda bloğum için makaleler yazarım.

Sami has written about this a lot on his blog.

Sami bloğunda bunun hakkında çok yazmış.

I just had a look at your blog— it looks interesting.

Ben sadece blogunuza bir göz attım-O ilginç görünüyor.

I try to write at least three blog entries a week.

Haftada en az üç blog girişi yazmaya çalışıyorum.

She published her article on common misconceptions to her personal blog.

O, kişisel bloğunda yaygın yanlış düşünceler üzerine olan makalesini yayınladı.

People left a lot of stupid comments on your blog today.

İnsanlar bugün bloğunuzda bir sürü aptalca yorumlar bıraktılar.

I can't figure out how to post a comment to this blog.

Bu bloğa nasıl yorum postalayacağımı anlayamıyorum.

In retrospect, maybe I shouldn't have posted that photo in my blog.

Geriye dönüp bakıldığında, belki de o fotoğrafı benim bloğa koymamalıydım.

I never for a moment imagined that my blog would become so popular.

Bloğumun çok popüler olacağını bir an bile asla düşünmedim.

I wish I could figure out how to disable comments on my blog.

Keşke blogumdaki yorumları nasıl devre dışı bırakacağımı çözebilsem.

I started a new blog. I'll do my best to keep it going.

Ben yeni bir bloğa başladım. Sürdürmek için elimden geleni yapacağım.

Why did you stop updating your blog? I always looked forward to reading it.

Blogunu güncellemeyi neden bıraktın? Okumayı hep dört gözle beklemiştim.

I want to add search engine to my blog, how can i do that?

Blog sayfama arama butonu eklemek istiyorum, nasıl yapabilirim?

For this reason, I recently made a free master guide that outlines how to start a blog.

Bu sebeple, geçtiğimiz günlerde blog yazmaya nasıl başlanacağını anlatan ücretsiz, esaslı bir rehber hazırladım.

I've kept a blog before. I didn't really have a set theme; I just blogged about whatever happened that day.

Ben daha önce bir blog tuttum. Gerçekten belirli bir konum yoktu; Sadece o gün olan herhangi bir şeyi blogladım.

Tatoeba is currently unavailable. We are sorry for the inconvenience. You can check our blog or Twitter for more information.

Tatoeba şu anda kullanılamıyor. Bu sorundan dolayı özür dileriz. Daha fazla bilgi için blogumuza ve Twitterımıza bakabilirsiniz.

The internet is one of mankind's greatest achievements. Now, if you'll excuse me, I'm off to post a photo of my cat on my blog.

İnternet insanların en büyük başarılarından biri. Şimdi, affınıza sığınarak, ayrılayım; bloguma kedimin fotoğrafını ekleyeceğim.

I started a new blog. I'll do my best not to be one of those people who blogs a lot right at the start and then quits blogging.

Yeni bir bloğa başladım. Başlangıçta çok sayıda blog yapan ve sonra blog yapmaktan vazgeçen insanlardan biri olmamak için elimden geleni yapacağım.