Examples of using "Zichzelf" in a sentence and their turkish translations:
Tom kendini tanıttı.
Tom kendine yardımcı oldu.
O kendi kendine konuştu.
Tom kendini koruyor.
Tom, Google'da kendini arattı.
ve kendi kendine
O kendi adına hareket etmektedir.
Tom kendi kendine konuşuyor.
Ayı kendini ısırıyor.
İnsanlar neden kendilerini öldürürler?
- Dün intihar etti.
- Dün, o intihar etti.
Tom sık sık kendi kendine konuşur.
Bu sabah kendini vurdu.
Tom sık sık kendisiyle çelişir.
Tom her gün tartılıyor.
Kendilerine yardımı dokunamayanlara yardım edin.
Kendilerine nazik davranmazlar.
Kendilerini dik tutamıyorlar.
Kendi başlarının çaresine bakacaklar.
Tom kendisini aynada gördü.
O, kendine bakamaz.
- Aynada kendilerine bakıyorlar.
- Aynada kendilerini inceliyorlar.
Tom kendini bir dünya vatandaşı olarak düşünüyor.
Aynada kendilerini gördüler.
Tom kendine yeni bir spor araba aldı.
Jane aynada kendini inceledi.
Mary kendine bir mikroskop satın aldı.
O, aynada kendini gördü.
Kendini bir bilgi baloncuğuyla çevreledi.
reddetmesine rağmen , vasıfsız olduğunu
düşündüğüne dair söylentilerin başladığı Porto'yu işgal etti .
Genel anlamda, tarih kendini tekrar eder.
Her nasılsa kendini kurtardı.
Tom ve Mary kendilerini affedemediler.
Tom kendine bir bardak portakal suyu koyuyor.
Tom mümkün olduğunca rahatına baktı.
Tom küvette kendini boğmaya çalıştı.
Tom kendine yeni bir diş fırçası aldı.
Yani içme deneyimlerini kişiselleştirebilirler
sözde ''kötü duygular''a sahip olduğumuz için kendimizi yargıladığımızı
ve kendisinin de beklediği şekilde artık üretken değilse,
Kendinden bahsetmeyi severdi.
Tom kendini büyük görüyor.
- Kendini öldürdü.
- O, kendini öldürdü.
Tom kendini savunmaya çalışmadı bile.
Tom kendini ve çocuklarını riske attı.
Tom kendini asarak intihar etti.
Tom kendine bir bardak süt doldurdu.
Tom kendisi için pahalı bir Noel hediyesi aldı.
Kendisi ve ailesi için engelleri vardı.
onları güçlü kılmayı destekleyen insanlardan biriyim.
En başta yanlış teşhis konulduğu için
Bir yolunu bulup kendini kurtardı.
Sanırım oldukça özel olduğunu düşünüyorsun, değil mi?
Kendin hakkında şüphelere sahip olmak zekanın ilk işaretidir.
Asal sayılar sadece birle ve kendileri ile bölünebilir.
Yasalar insanları kendilerinden korumak için vardır.
Tom kendini Karındeşen Jack'in oğlu olarak ilan etti.
Beyni, kendini iyileştirebileceği bir duruma getirdiğimizde
bu zararlı risklere kendilerini ne kadar maruz bırakırlarsa
50 yıllık ırkçı yasayı mümkün kılan bir inkâr.
Kendi kendine "Sonra nereye gideceğim?" dedi.
- Problem kendiliğinden çözüldü.
- Sorun kendiliğinden halloldu.
Yalnızca kendisi için yaşayan kimse, başkaları için ölüdür.
Geceleyin, ormanın meyveleri tamamen onlara kalır.
Haberi biliyordu ama kendisine sakladı.
Tom kravatını gevşetti ve kendine bir içki doldurdu.
Maria ve Natalia alışverişe giderler. Kendileri için bir şeyler alırlar.
Anksiyetesi olan kişiler bunu kendilerine gün boyu yaparlar.
Annesi balık avlarken kendi başının çaresine bakması gerek.
Bir misk kedisi bu ağacı sahiplenmek için elinden geleni yapıyor.
Teknoloji insanlığa hizmet etmedikçe kendi içinde anlamsızdır.
Mary kendini tüm pencereleri kapalı odaya kapattı.
Onu bırak. Onun yalnız birkaç dakikaya ihtiyacı var.
Kendisi oraya yalnız gitmeye karar verdi.
Babam her zaman kendilerine yardım edenlere Allah yardım eder dedi.
Vin Diesel şınav çekerken kendini yukarıya çekmez, dünyayı aşağıya iter.
Her insanın kendini savunma hakkı var.
Herkes dünyayı değiştirmeyi düşünür ama kimse kendisini değiştirmeyi düşünmez.
Tom bir iş bulamadı ya da tek başına yaşayamadı.
Küçük kıskaçlarıyla mercan döküntülerini ve yosunları üzerlerine getiriyorlar, kamufle oluyorlar,
Hiçbir zaman savaşın belirleyici savaş alanlarında kendini kanıtlama fırsatı bulamadı.
Bununla birlikte, Soult'un artık kendisini düşman ateşine maruz bırakmaya daha az meyilli olduğu
Pazar öğleden sonra yağmurlu bir günde kendileriyle ilgili ne yapacaklarını bilmeyen milyonlarca insan ölümsüzlük için can atıyorlar.
Bu kadar çok av olması burayı ideal bir eğitim alanı yapar. Kendi başının çaresine bakmayı öğrenen bir jaguar için mesela.
Kendini bir saldırıya atarak savaşın kontrolünü kaybetti ve Bernadotte'nin Kuzey Ordusu
orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.
Maria ve Natalia alışverişe gidiyor. Onlar kendileri için bir şey satın almak istiyor.
Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
Oraya yalnız gitmeye karar verdi.