Examples of using "Plannen" in a sentence and their turkish translations:
Hiç planın var mı?
Onun planları var.
Tom planları var.
Onun planları var.
Mary'nin planları var.
Her şeyi planlamak zorundayım.
Bugün için planın nedir?
olasılıklar için planlama yapmayı,
Bu gece için bir planın var mı?
Planları hakkında sessiz kaldılar.
Kesin planlarım yok.
Onların planları ters gitti.
Gelecek için planlarınız nedir?
O niçin planlarını değiştirdi?
Bu hafta sonu için planların var mı?
Bu gece için planların nedir?
Tom planlarını Mary ile tartıştı.
Tom'un planlarımı bozmasına izin vermeyeceğim.
Benim hiçbir planım yok.
Bu gece hiç büyük planlarınız var mı?
Siz arkadaşlar bu gece akşam yemeği için ne yapıyorsunuz?
Bu hafta sonu için planların nedir?
New York'a bir yolculuk planlıyoruz.
- Hafta sonu için ne tür planların var?
- Hafta sonu için ne tür planlarınız var?
- Hafta sonun için planların nedir?
- Hafta sonu için planların nedir?
Ona şimdi ne yapmak istediğini sordum ve dedi ki,
Ne zaman döneceklerini biliyor musunuz?
Hayat siz diğer planları yapmakla meşgulken size olanlardır.
Planlarını daha gerçekçi yapmazsan asla sonuç elde edemezsin.
Tren geç vardığı için onlar programını değiştirmek zorunda kaldılar.
Hafta sonu için planların nedir?
Aile işine katılma planları, ateşli bir cumhuriyetçi olan Suchet'in Lyon Ulusal Muhafızlarının süvarisine katılmasıyla