Examples of using "Hing" in a sentence and their turkish translations:
Tokyo'nun üzerine sis çöktü.
O, telefonu kapattı.
Masanın üzerinde asılı bir lamba vardı.
O, duvara bir resim astı.
O, ceketini askıya astı.
Duvarda bir otobüs tarifesi vardı.
Tom süsleri Noel ağacına astı.
Takvimi duvara astı.
Tom duvara bir takvim astı.
O artık ebeveynlerine bağlı değil.
Tom laboratuvar önlüğünü çıkardı ve onu sandalyeye astı.
önce tartıştığımız Hing Hrolf'un son standının sabahında Bodvar Bjarke tarafından söylenmesi