Examples of using "Doorgebracht" in a sentence and their turkish translations:
Noel'i nasıl geçirdin?
Noel'i Tom'la geçirdin mi?
sahildeki geçmiş zamanlar,
başka köpeklerle beraber etrafta beraber koşarak geçen zamanlar.
Tatilini nasıl geçirdin?
Birlikte çok zaman harcıyorlar.
Hastanede bir hafta geçirdim.
İslamabad'da üç hafta geçirdin.
Boston'da üç yıl geçirdim.
Boston'da hiç zaman geçirdin mi?
Tom Boston'da bir yıl geçirdi.
Tom Mary ile daha fazla vakit geçiriyor.
O, geceyi bir evsizler barınağında geçirdi.
Yaz tatilini teyzemin evinde geçirdim.
Tatilimi sahilde geçirdim.
Trende on iki saat geçirdim.
Bütün günü Yoyogi Park'ta geçirdik.
Bir aydan daha fazla bir süre Nagoya'da yaşadım.
Geçen yıl, o, denizde üç ay geçirdi.
Son otuz yıldır her Noel'i birlikte geçirdik.
Bu, şairin çocukluğunda yaşadığı evdir.
Çocuklar açık havada çok zaman harcadı.
Tom hayatının çoğunu Avustralya'da geçirdi.
Tom ve Mary çocukken birlikte çok vakit geçirdiler.
Son üç yılı hapishanede geçirdiğini biliyorum.
Sayfiye evi bana onunla birlikte geçirdiğim mutlu günleri hatırlattı.
Tom yazı Boston'da geçirdi.
Ñato hesaplamış, üçümüz birlikte, kadınlarımızla geçirdiğimizden daha çok vakit geçirmişiz.
Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
Trende on iki saat geçirdim.