Translation of "‫تطلق" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "‫تطلق" in a sentence and their turkish translations:

‫تطلق صوتًا تحذيريًا مبكرًا.‬

Erken uyarı borusu ötüyor.

ثم تطلق جزئيًا في الجو.

ve sonra kısmen atmosfere bırakılır.

الحيتان تطلق النار على الشاطئ

balinalar karaya vuruyor

تطلق العوالق والكائنات المجهرية الأكسجين في الجو،

Plankton ve mikroorganizmalar atmosfere oksijen bırakıyorlar,

لم يستطع أن يجعل نفسه تطلق على الأيِّل.

Geyiği vurmaya gönlü elvermedi.

وهذه تطلق المزيد من غازات الاحتباس الحراري في الجو

Atmosfere bu ilave sera gazı salınımının yapılması

السنوات التي تمضيها في السجن مفيدة لأنّك تطلق العنان لمخيلتك.

Bu bana hapiste de yardımcı oldu çünkü hayal gücün boş durmuyor.

بعد ثلاثة أيام من سقوط فيمي ريدج والفرنسية الجنرال روبرت نيفيل تطلق هجومه الرئيسي.

Vimy Ridge düşüşünden üç gün sonra, Fransız General Robert Nivelle ana taarruzunu başlattı.