Translation of "يرتدي" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "يرتدي" in a sentence and their turkish translations:

معظمكم يرتدي التيجان الذهبية -

Çoğunuz altın taçlar giyiyorsunuz -

كان يرتدي سترة زرقاء.

O mavi bir ceket giymişti.

توم يرتدي معطف رياطي

Tom bir spor ceket giyiyor.

كان سامي يرتدي نظّارات.

Sami gözlük takıyordu.

- دائما ما كان سامي يرتدي خواتما.
- كان سامي يرتدي خواتما طوال الوقت.

Sami daima yüzük taktı.

شخص يرتدي زي غوريلا ظهر في الفيديو،

goril kıyafeti giyen biri karşılaşmanın arasına giriyor,

اليوم مُشمس جداً, لذلك الجميع يرتدي نظارات الشمس.

Bugün hava güneşli, bu yüzden herkes güneş gözlüğü takıyor.

على توم أن يرتدي ملابسه كي يذهب للعمل.

Tom görev için giyinmek zorundadır.

اخر مرة شاهدته كان يرتدي قميصاً ازرقاً وبنطالاً ابيضاً.

Onu son gördüğümde, o mavi bir gömlek ve beyaz pantolon giyiyordu.

عندما عثر عليك Philip ، كنت متشردًا عاجزًا يرتدي ملابس جلدية

Philip seni bulduğunda, saklanmış çaresiz serseriydin

- فيما عدا أيام الجمعة، فإن توم دائماً ما يرتدي ربطة عنقٍ إلى العمل.
- توم دائما ما يرتدي ربطة عنق إلى العمل، فيما عدا يوم الجمعة.

Tom, Cumalar hariç, çalışmak için her zaman kravat takar.