Examples of using "عنكبوت" in a sentence and their turkish translations:
Bir tarantula.
Sanırım tarantulayı bulduk.
Tarantula, gördünüz mü? Bakın, üzeri kumla kaplı.
Eğer Peter Parker bir örümcek tarafından değilde bir gelincik tarafından ısırılsaydı ne olurdu?