Examples of using "ضدّ" in a sentence and their turkish translations:
örgütlenmeye başlamıştı.
- Sami, Leyla'ya karşı bir rapor hazırladı.
- Sami, Leyla'ya karşı bir şikayette bulundu.
Uyuşturucu savaşı bizim semtimize ulaştı.
O, bu projeye karşı çıkıyor.
O, bu girişime karşı çıkıyor.