Examples of using "سفنهم" in a sentence and their turkish translations:
zırhlarını ve kalkanlarını gemilerinde bırakmışlardı .
Gemilerini Kartaca filosunun bir kısmına doğrudan sürüp hız kesmeden kafa kafaya çarpışmaya girmek istiyorlardı.
Kartacalılar, hazırlıksız yakalanmış olsalar da, gemilerinden gayet eminler.