Examples of using "المكتبة" in a sentence and their turkish translations:
Kütüphane nerede?
Kütüphanede.
Yarın kütüphanede görüşürüz.
Kütüphanedeydim.
- Onlar kütüphanedeler.
- Kütüphanedeler.
Ben kütüphanedeyim.
Kütüphanede olacağım.
Kitabı kütüphaneye iade ettim.
Kitabevi parkın yakınında.
Kütüphane 4. kattadır.
Bilgisayar kütüphanededir.
Kütüphanede yalnızdılar.
Ben Tom'u kütüphanede gördüm.
Bütün öğleden sonrayı kütüphanede geçirdim.
Kadın kütüphanenin önünde duruyor.
Kütüphanede konuşmamalıyız.
Tom şimdi kütüphanede çalışıyor.
Bir kadın kütüphanede kitap okuyor.
Kitabı kütüphaneye iade etmeyi unutma.
Kütüphaneye giden yolu bana söyleyebilir misiniz?
Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
Pazartesi günü kütüphanede Tom'la buluştum.
Bu kütüphanede hiç İngilizce dergi var mı?
Oraya gitmek için bir arabam olsa kütüphaneye giderim.
Kitapçıdan birkaç kitap aldım.
Dün gece kütüphanede arkadaşıma rastladım.
Tom kütüphanede seninle tanışmak istedi.
Ben kitaplık yaptım diye bana gazeteci soruyor, “Niye kitaplık yaptın?”