Translation of "الأخطبوط" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الأخطبوط" in a sentence and their turkish translations:

‫والآن يمكنك دخول عالم الأخطبوط خاصتي."‬

Artık ahtapot dünyama gelebilirsin."

‫الأخطبوط الشائع، هذا هو الاسم العلمي.‬

Bilimsel ismi Octopus vulgaris.

الأخطبوط الدفاعي يحاول المواجهة بعيدًا عن المهاجم

Savunmacı ahtapot, kavgadan kaçınmanın bir yolu

‫ثم عليك أن تبدأ بالتفكير...‬ ‫مثل الأخطبوط.‬

Ve sonra ahtapot gibi düşünmeye başlaman gerekiyor.

‫يقول الكثير من الناس‬ ‫إن الأخطبوط أشبه بمخلوق فضائي.‬

Birçok insan ahtapotları uzaylı gibi görür.

‫وربما يمنحك ذلك‬ ‫بعض من مستوى فرح الأخطبوط الغريب.‬

Ve belki de bunun sayesinde tuhaf bir ahtapot sevinci yaşıyor.

جريج غيج: الأخطبوط هو حيوان غريب المظهر إلى حد ما

Greg Gage: Ahtapot inanılmaz karmaşık davranışlar sergileyen,

ثم ضع في اعتبارك حقيقة أن الأخطبوط هو مخلوق انفرادي،

Sonra ahtapotun yalnız bir yaratık olduğu gerçeğini düşünün

‫وفقًا للمراجع، يُفترض أن يكون الأخطبوط ‬ ‫من الحيوانات النشطة ليليًا.‬

Kaynakların dediğine göre, ahtapotlar gececil canlılar.

‫في هذه المرحلة، كنت على دراية جيدة‬ ‫بأطوار حياة الأخطبوط.‬

Bu noktada, bir ahtapotun hayat aşamalarını iyi biliyordum.

‫أمضى هذا الحيوان ملايين السنين‬ ‫يتعلّم الاختباء ليستحيل إيجاده.‬ ‫كان عليّ أن أتعلّم كيف تبدو آثار الأخطبوط.‬

Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.

‫والآن أعرف كيف أن حيوان صدفة الخوذة‬ ‫على صلة بالقنفذ‬ ‫وكيف أن الأخطبوط على صلة بصدفة الخوذة.‬

Artık miğfer salyangozlarının deniz kestanesine, ahtapotun da salyangozlara olan bağlantısını biliyorum.