Translation of "اكتشف" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "اكتشف" in a sentence and their turkish translations:

من اكتشف الجزيرة؟

Ada kim tarafından keşfedildi?

اكتشف سامي شيئا مخيفا

Sami korkutucu bir keşif yaptı.

اكتشف سامي شيئا مقلقا.

- Sami endişe verici bir keşif yaptı.
- Sami ürkütücü bir keşif yaptı.

قل لي من اكتشف الهواء

Bana havaya kimin keşfettiğini söyle.

اكتشف العلماء أنواعا جديدة من الدينصورات.

Bilimciler yeni bir dinozor türü keşfettiler.

اكتشف سامي أنّ المال قد اختفى.

Sami kayıp parayı keşfetti.

وشخصٌ قد قامت برفضه اكتشف عنوان سكنها،

içeri attırdığı birisi adresini öğrenmiş

اكتشف، اخلق مهارات، حل أكبر القضايا المستعصية

Keşfedin, beceri kazanın büyük acil problemleri çözün.

عندما اكتشف أن لديه 6 أشهر من الحياة المتبقية

e birde 6 aylık ömrü kaldığını öğrenince

من الممكن علاج السرطان إذا اكتشف قبل فوات الأوان.

Zamanında teşhis konulursa kanser tedavi edilebilir.

الميزانية الأولى اكتشف مالك شركة آخر 100،000 دولار من المال.

İlk bütçe olarak da başka bir şirket sahibi tarafından keşfedilip 100.000 $ para veriliyor.

اكتشف نابليون أيضًا أن رئيس أركانه يمتلك صفات شخصية هائلة - قدرة بطولية

Napolyon ayrıca, genelkurmay başkanının muazzam kişisel niteliklere sahip olduğunu keşfetti -

لاكنه اكتشف ان 90% من سكان مدينة موسكو قد نزحو عن المدينة

Ama onun yerine şehir sakinlerinin %90'ın kaçtığını öğrendi

اكتشف فاضل أنّه في الإسلام لا يوجد مشكل بين الدّين و العلوم المتقدّمة.

- Fadıl, İslam'da din ve ileri bilimin el ele verebileceğini buldu.
- Fazıl İslam'da din ve modern bilimin birbiriyle uyumlu olabileceğini fark etti.

لذلك عندما تعذر العثور على الفريق ، اكتشف الرجال مثل هذه اللعبة مع كرة القدم.

yani takım kurulamadığında erkekler futbol topuyla böyle bir oyun keşfetmiş

توفي كورونا من الفيروس. أسوأ شيء هو أن الطبيب الذي اكتشف لأول مرة فيروس الاكليل هذا مات بسبب الفيروس.

Korona virüsten öldü. İşin daha acısı ise bu korona virüsünü ilk tespit eden doktor da virüsten öldü.