Translation of "اشترى" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "اشترى" in a sentence and their turkish translations:

اشترى لها فستاناً.

O, onun için bir elbise aldı.

اشترى سامي كلبا.

Sami bir köpek aldı.

اشترى لي أبي دراجةً.

Babam bana bir bisiklet satın aldı.

اشترى عمي البارحة كلباً.

Dün amcam bir köpek aldı.

اشترى توم هاتفا جوالا.

Tom bir cep telefonu aldı.

اشترى توم بيتا بستة غرف.

- Tom altı odalı bir ev satın aldı.
- Tom, altı odaya sahip bir ev satın aldı.

قال أنه اشترى سيارة مستخدمة.

O, ikinci el bir araba aldığını söyledi.

اشترى لي أبي هذه القبعة.

Bu şapkayı bana babam satın aldı.

هل تعلم من اشترى لوحتك؟

Tablonu kimin aldığını biliyor musun?

اشترى صديقي سيّارة لونها أصفر.

Arkadaşım sarı renkli bir araba satın aldı.

اشترى توم كاميرا رخيصةً جدا.

Tom çok ucuz bir kamera satın aldı.

اشترى فاضل منزلا في القاهرة.

Fadıl, Kahire'de bir ev satın aldı.

متى اشترى توم هذا القميص؟

Tom o gömleği ne zaman satın aldı?

متى اشترى توم هذه البيضات؟

Tom bu yumurtaları ne zaman satın aldı?

- اشترى توم زوج قفازات دراجة نارية جلدية
- اشترى توم زوج قفازات جلدية للدراجة النارية

Tom bir çift deri motosiklet eldiveni aldı.

اشترى تارو سيارة مستعملة الأسبوع الماضي.

Taro geçen hafta kullanılmış bir araba aldı.

اشترى لنا عمّي جهاز تلفاز جديد.

- Amcam bize yeni bir televizyon getirdi.
- Dayım bizim için yeni bir TV getirdi.

اشترى فاضل منزلا جديدا في الرّيف.

Fadıl taşrada yeni bir ev satın aldı.

اشترى توم شرابا من آلة البيع الآلي.

Tom otomatik satış makinesinden bir içki satın aldı.

اشترى فاضل بيزا و ذهب إلى منزله.

Fadıl bir pizza aldı ve eve gitti.

اشترى سامي هذا بمئة و ستّين دولارا.

Sami ona 160 dolar ödedi.

اشترى النادي للتو الأرض خلف صندوق الإنطلاق ، من أجل سحبها ،

Kulüp, onu geri çekmek için tişörtün arkasındaki araziyi satın aldı.

أعلن أنه اشترى هذا بشكل غير قانوني مقابل 1.2 مليون دولار

bunu kaçak yollarla 1.2 milyon dolara satın aldığını açıkladı

اتضح أن هناك منافسًا لـ Youtube لـ Google Video ، كما اشترى Youtube.

Baktı ki Google Video'ya rakip Youtube var,Youtube'u da satın aldı.