Translation of "Olacağına" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Olacağına" in a sentence and their spanish translations:

Mutlu olacağına söz veriyorum.

Te prometo que vas a ser feliz.

Daha iyi olacağına inanıyorum.

Creo que será mejor.

Yarın kar yağıyor olacağına inanıyorum.

- Creo que nevará mañana.
- Creo que va a nevar mañana.

Bunun daha iyi olacağına eminim.

Estoy seguro de que mejorará.

Bunun olacağına çok ihtimal vermiyorum.

- Supongo que eso no tiene muchas posibilidades de suceder.
- No creo que eso tenga muchas oportunidades de ocurrir.

Tom'un sana yardımcı olacağına eminim.

Estoy seguro que Tom te va a ayudar.

Biz senin iyi olacağına eminiz.

Estamos seguros de que vas a estar bien.

Onun bugün bizimle olacağına inanıyorum.

Creo que hoy estará con nosotros.

- Tom'un iyi bir öğretmen olacağına eminim.
- Tom'un iyi bir öğretmen olacağına bahse girerim.

Apuesto que Tom sería un buen profesor.

Onun büyük bir şarkıcı olacağına eminim.

Estoy seguro de que ella se convertirá en una gran cantante.

Ben her şeyin iyi olacağına inanıyorum.

Creo que todo irá bien.

Onun onu duyduğuna mutlu olacağına eminim.

Estoy seguro de que le alegrará oír eso.

Tom'un onu duyduğuna mutlu olacağına eminim.

Estoy seguro de que Tom se alegrará de oír eso.

Tom, iyi bir öğretmen olacağına eminim.

Tom, apuesto a que eres un buen profesor.

O gerçekten ne zaman olacağına bağlı.

Todo depende de cuándo.

Daha iyi olacağına gerçekten ikna edebilecek miyim.

de que también estarían mucho mejor si dejan las redes sociales.

Yeni bir değişimin sebebi olacağına inanmak zorundayım.

el bello florecer de una oportunidad, de un nuevo cambio.

Chris kendi başarısından Beth'in mutlu olacağına emindi.

Chris estaba seguro de que Beth estaría encantada con su progreso.

Ne yazık ki, onun başarılı olacağına inanmıyorum.

Desafortunadamente, no creo que ella tenga éxito.

Bu tartışmanın türünün sonuncusu olacağına söz veriyorum.

Prometo que este tipo de discusión no se repetirá más.

Tom'un tamamen güvenli olacağına sizi temin ederim.

Le aseguro que Tom estará perfectamente a salvo.

Saat altıda burada olacağına bana söz verdi.

Él me prometió que estaría aquí a las seis.

çocuklarının daha iyi bir yaşama sahip olacağına inanmıyorlar.

no creen que sus hijos tendrán una mejor vida.

O bana gelecekte daha dikkatli olacağına söz verdi

Me prometió que sería más cuidadoso en el futuro.

O, planın çok paraya mal olacağına dikkat çekti.

Él señaló que el plan costaría mucho dinero.

Tom Mary'ye ev ödevinde yardımcı olacağına söz verdi.

Tom prometió ayudar a Mary con su tarea.

Sakin olun. Ben her şeyin güzel olacağına sizi temin edebilirim.

Tómalo con calma. Te puedo asegurar que todo saldrá bien.

Çok özel bir şey olacağına dair içimde bir his var.

Tengo el presentimiento de que algo muy especial va a suceder.

Burada bu kadar çok insan olacağına dair hiçbir fikrim yoktu.

No tenía ni idea de que hubiera tanta gente aquí.

Tom'un partide olacağına dair herhangi bir ihtimal olduğunu düşünüyor musun?

¿Crees que hay alguna posibilidad de que Tom esté en la fiesta?

Tom açış konuşması için zamanında burada olacağına beni temin etti.

Tom me aseguró que estaría aquí a tiempo para el discurso inaugural.

Senin çok iyi bir avukat olacağına dair içimde bir his var.

Tengo el sentimiento de que serás un muy buen abogado.

Tom, Mary'ye 5:30'a kadar evde olacağına dair söz verdi.

Tom prometió a Mary que estaría en casa a las 5:30.

Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar eğer bir kedi sizin yolunuzdan geçerse, kötü şansınız olacağına inanıyor.

Algunas personas supersticiosas de Estados Unidos creen que si un gato negro cruza su camino, tendrán mala suerte.