Translation of "Ilham" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Ilham" in a sentence and their spanish translations:

Ben ilham bekliyorum.

- Estoy esperando a que me venga la inspiración.
- Estoy esperando la inspiración.

Savunmamda bana ilham verdi.

como si fuera la mía.

Sonsuz bir ilham kaynağıdır.

o de esa antigua tradición de observar las estrellas.

O benim ilham kaynağım.

Ella es mi fuente de inspiración.

Kitabı bana ilham verdi.

Su libro me inspiró.

Tom benim ilham kaynağım.

Tom es mi inspiración.

Zeki değil. İlham verici değil.

Nada inteligente. Nada inspirador.

Bir sohbete ilham veren dünyalar.

en una conversación.

En büyük ilham kaynağınız nedir?

¿Cuál es tu mayor fuente de inspiración?

Hepimiz için bir ilham kaynağısın.

- Eres una inspiración para todos nosotros.
- Eres una inspiración para todas nosotras.

Bu bir ilham kaynağı olabilir.

podría ser una inspiración.

Sizlere ilham kaynağı hayvanımdan bahsetmeye geldim:

Bueno, estoy aquí para hablarles de mi musa animal:

Böylelikle bu kısa ilham anını saklayabiliyorum.

para preservar este breve momento de inspiración.

Fakat öncülük yapanlar bizlere ilham verirler.

pero aquellos que guían nos inspiran.

Ve Christopher Jarvis bu gösteriye ilham veren

Daniel Simons y Chrisotpher Jarvis, realizaron un experimento fascinante

İlham verici ufak bir bitiş mesajım var.

Tengo un último mensaje inspirador.

Ama bazen düşmanınızın sözlerinde bile ilham bulabilirsiniz.

Pero a veces se encuentra inspiración en palabras dichas por enemigos.

Ancak benim için bir nevi ilham kaynağı.

para mí representa una especie de inspiración.

Ve Kalahari'de çalıştığım usta izcilerden ilham aldım.

y en esos rastreadores excepcionales que había conocido en el Kalahari.

Aramızda bir bağ yaratan bir şeye ilham veren,

inspiró algo en ellos que se convirtió en una conexión entre nosotros,

Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.

El consumo de drogas recreativas inspira muchas leyendas urbanas.

Japonya'da, Ōmukade adındaki dev kırkayak efsanesine ilham kaynağı olmuştur.

En Japón, inspiró la leyenda de un ciempiés gigante llamado Ōmukade.

Bir süredir bana ilham veren insanların kimler olduğunu düşünüyordum.

He estado pensando en quiénes son los que me han inspirado,

Mecaz ve anlam açısından insan kalbi kadar ilham verici değil.

está tan imbuido de metáforas y significados como el corazón humano.

Bu yüzden, Marie Curie ile yerel bilim müzesinden ilham alarak

Así que, inspirada por Marie Curie y mi museo de ciencias local,

Gökyüzünde bir kuş gibi uçma arzusu uçağın icadına ilham oldu.

El deseo de volar como un pájaro inspiró la invención del avión.

Hayata karşı bakış açısı umarım bizler için de bir ilham kaynağı olmuştur

Espero que la perspectiva de la vida haya sido una inspiración para nosotros también.

Mareşal Ney tarihteki en ilham verici savaş alanı komutanlarından biriydi: doğuştan bir

El mariscal Ney fue uno de los comandantes de campo de batalla más inspiradores de la historia: un

Askerlerine ilham verecek yerde de değildi ... ve ordusu kanlı bir yenilgiye uğradı.

Tampoco estaba en el lugar para inspirar a sus tropas ... y su ejército sufrió una sangrienta derrota.

Açıklık ve eleştirel düşünme için, ilham ve harekete geçme için bir gün.

para la apertura y el pensamiento crítico, para la inspiración y la acción.

Diğer insanlara cesaret ve tahammül gibi insanüstü başarılara ilham verebilir ya da zorbalık yapabilirdi.

podía inspirar o intimidar a otros hombres para que realizaran hazañas sobrehumanas de valentía y resistencia.

Bir Marshal olarak SOULT rekor karışık oldu -.. kimin yeteneği master-inme teslim veya zamanla azaldı, zafer askerlerine ilham

El historial de Soult como mariscal fue mixto: un organizador brillante e inteligente, cuya