Translation of "Karşılıklı" in Russian

0.004 sec.

Examples of using "Karşılıklı" in a sentence and their russian translations:

Tartışma karşılıklı saygıya dayalıdır.

Дискуссия основывается на взаимном уважении.

Bu karşılıklı anlaşmaya dayalıydı.

Это было по взаимному согласию.

Bizim karşılıklı arkadaşlarımız var.

У нас есть общие друзья.

Dostluk karşılıklı güven gerektirir.

Дружба требует взаимного доверия.

Bu karşılıklı bir karardı.

Это было обоюдное решение.

Onlar karşılıklı anlaşmayla boşandılar.

Они развелись по обоюдному согласию.

Tom ve Mary karşılıklı gülüştüler.

Том и Мэри обменялись улыбками.

Karşılıklı çıkarlar bulursanız, birbirinizle anlaşırsınız.

Найдите общий интерес, и вы поладите друг с другом.

Bence bu karşılıklı olark yararlı.

Я думаю, это взаимовыгодно.

- Bu sorun, karşılıklı yanlış anlamadan ortaya çıktı.
- Bu problem karşılıklı yanlış anlamadan doğdu.

- Эта проблема возникла из-за неправильного понимания друг друга.
- Эта проблема возникла из-за взаимного недопонимания.

Onu seviyorum, ama duygu karşılıklı değil.

Я люблю её, но это чувство не взаимное.

Tom Mary'yi seviyor ama duygu karşılıklı değil.

Том любит Мэри, но это чувство не взаимно.

Onlar karşılıklı ilgi alanları konusunda sizinle konuşmak istiyorlar.

Они хотят поговорить с вами об областях взаимного интереса.

Onun onu sevdiğini herkes bilir ve karşılıklı olarak.

Всем известно, что она ему нравится, и наоборот.

Keyif, sevgi ve karşılıklı destek için bir kaynak olabilir.

источником радости, любви и взаимной поддержки.

Norveççe, İsveççe ve Danimarkaca karşılıklı olarak yüksek derecede anlaşılabilirdir.

Норвежский, шведский и датский в большой степени взаимопонятны.

Aralarında karşılıklı saygı ve sadakate dayalı özel bir bağ kuruldu

и между ними возникли особые узы, основанные на взаимном уважении и лояльности.

- Bu işten edinilecek kazanım karşılıklı olacak.
- Bu işten herkes kârlı çıkacak.

Выгода от этого дела будет взаимной.

Atışmak; karşılıklı olarak kırıcı sözler söylemek, ağız kavgası etmek anlamına gelir.

- "Атышмак" означает взаимное высказывание оскорбительных слов или переругивание.
- "Атышмак" означает взаимное высказывание оскорбительных слов или перебранку.

Hani karınla aslında iş yerindeyken çekildiğin karşılıklı attığın fotoğraflar var ya hani

Вы знаете, есть фотографии, которые вы сделали со своей женой, когда вы были на работе

Roma dünyasında hüküm süren muhtelif ibadet şekillerinin tümü, insanlar tarafından mütesaviyen doğru, düşünürü tarafından yanlış, yargıcı tarafından da faydalı olarak görüldü. Ve böylelikle müsamaha yalnızca karşılıklı müsamahayı değil, aynı zamanda dinsel uyumu da ortaya koydu.

Все разнообразные культы, преобладавшие в римском мире, народ считал одинаково истинными, философы – одинаково ложными, а чиновники – одинаково полезными. Таким образом, терпимость порождала не только снисходительность друг к Другу, но даже согласие между религиями.