Translation of "Sandım" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Sandım" in a sentence and their portuguese translations:

- Cezalandırıldığını sandım.
- Cezalı olduğunu sandım.

Achei que você estivesse de castigo.

Öleceğini sandım.

Eu pensei que você fosse morrer.

Tom'a söylendiğini sandım.

Eu achei que tinham dito ao Tom.

Tom'un öldüğünü sandım.

Pensei que Tom estivesse morto.

Tom'un kaybolduğunu sandım.

Pensei que Tom estivesse perdido.

Planların olduğunu sandım.

Eu achei que você tivesse planos.

Hiç aramayacaksın sandım.

Eu pensei que você nunca ligaria.

Beni öldüreceğini sandım.

Pensei que fosse me matar.

Yalnız gideceğimi sandım.

- Eu supus que iria sozinho.
- Assumi que iria sozinho.

Tom'un öldürüleceğini sandım.

- Achava que o Tom ia ser morto.
- Achava que iam matar o Tom.

Onun şaka yaptığını sandım.

Pensei que ela estava brincando.

Tom hatırlar diye sandım.

Eu achei que o Tom ia lembrar.

Bu işi istediğini sandım.

- Eu pensei que você queria este trabalho.
- Eu achei que você queria este trabalho.

Bana zarar vereceğini sandım.

Eu pensei que você fosse me machucar.

Çok geç kalacağımı sandım.

- Pensava que era tarde demais.
- Eu pensava que era tarde demais.

Ben senin öldüğünü sandım.

- Achava que você estava morto.
- Pensava que tinhas morrido.

Tom'un nazik olduğunu sandım.

Achei que Tom fosse gentil.

Onu gördüğümde, beni öldüreceğini sandım.

Quando o vi, pensei que ia me assassinar.

Ben senin şaka yaptığını sandım.

Pensei que você estava brincando.

Tom'un partiden zevk alacağını sandım.

Achei que o Tom gostaria da festa.

Tom'un onlardan biri olduğunu sandım.

Pensei que Tom fosse um deles.

Tom'un Mary hakkında konuşacağını sandım.

Eu pensava que o Tom falaria sobre a Mary.

Bunun bir hastane olduğunu sandım.

- Eu pensei que isto fosse um hospital.
- Pensei que aqui fosse um hospital.

Ben silah atışı duyduğumu sandım.

Pensei ter ouvido um tiro.

Senin bir hayalet olduğunu sandım.

- Eu pensei que você era um fantasma.
- Pensei que você fosse um fantasma.

Ben seni erkek kardeşin sandım.

Confundi você com o seu irmão.

Tom'un oldukça iyi yaptığını sandım.

Eu achei que Tom foi muito bem.

Ben onu onun erkek kardeşi sandım.

Eu o confundi com o irmão dele.

Onu Minako sandım. Onlar çok benziyor.

Eu achei que ela fosse Minako. Elas se parecem tanto.

Senin vardiyanın birkaç saat önce bittiğini sandım.

Eu pensei que o seu turno terminou há algumas horas atrás.

Tom'u parkta Mary ile birlikte gördüğümü sandım.

Eu pensei ter visto Tom no parque com a Mary.

Onu senin için yapmamı istediğini söylediğini sandım.

Eu achei que você tinha dito que queria que eu fizesse isso para você.

Tom'un daha önceden bunun hakkında Mary ile konuştuğunu sandım.

Eu achava que Tom já tinha falado com Mary sobre isso.

Stadyumda hava o kadar çok sıcaktı ki öleceğimi sandım.

Estava tão quente no estádio que eu pensei que fosse desmaiar.

- Bir saniyeliğine öleceğimi sandım.
- Bir saniye boyunca öleceğimi düşündüm.

Por um segundo pensei que eu ia morrer.

Dün okula gitmem gerekiyordu fakat tatil olduğunu sandım bu yüzden gitmedim.

Eu deveria ter ido à escola ontem, mas pensei que fosse feriado, então não fui.

Bunun bir yaban arısı ve onun bir bal arısı olduğunu sandım.

- Eu pensava que isto era uma vespa e isso era uma abelha.
- Eu pensei que isto era uma vespa e que aquilo era uma abelha.

- Yanık kokusu olduğunu sanmıştım.
- Yanık kokusu aldığımı düşünmüştüm.
- Burnuma yanık kokusu geldiğini sandım.

Eu pensei sentir cheiro de queimado.