Translation of "Alışkanlığı" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Alışkanlığı" in a sentence and their polish translations:

Sigara içme alışkanlığı edindi.

Popadł w nawyk palenia.

Başkalarını kıskanma alışkanlığı var.

On zazdrości innym.

Onun yalan söyleme alışkanlığı var.

On ma w rzeczywistości zwyczaj zmyślania.

Sözlüklerini kullanma alışkanlığı oluşturmaya gayret etmelisin.

Powinieneś wykształcić w sobie nawyk używania słowników.

Onun konuşmadan önce öksürme alışkanlığı var.

Ona ma nawyk odkasływania przed mówieniem.

Onun kapıyı açık tutma alışkanlığı var.

On ma zwyczaj trzymania drzwi otwartych.

- Onun yemeklerde gazete okuma alışkanlığı vardır.
- O yemek süresince gazete okuma alışkanlığına sahiptir.

Ma zwyczaj czytania gazety w czasie posiłków.