Translation of "çıkan" in Korean

0.010 sec.

Examples of using "çıkan" in a sentence and their korean translations:

Artık, son çıkan kameralarla...

‎지금부터 첨단 카메라를 통해

Aslında eseri, sadece ''Şömineden çıkan

이 그림을 더 정확히 설명하는 것입니다.

Dağın yan tarafından çıkan dumanı görürsünüz.

산모퉁이에 피어오르는 연기가 보일 거다

Sizce hangisi umduğumuz medeniyete çıkan kestirme?

우리가 바라는 문명으로 향하는 지름길은 어느 쪽일까요?

Doğruca şehir merkezine çıkan ana yol.

‎대로를 따라 시내로 직행하는 거죠

Yeni çıkan pod cihazlar nikotin tuzu içeriyor.

최근 출시된 팟 기기들은 니코틴 솔트를 함유하고 있는데

Bu gördüğünüz, sonik noktadan çıkan turuncu ışık,

저건 음파의 초점부분에서 나오는 주황빛입니다.

Bundan çıkan süt benzeri şeyi görüyor musunuz?

희부연 수액이 나오는 게 보이시죠?

Düzenekten çıkan her bilyenin pozisyon ve açısını kaydedebiliriz.

미로를 빠져나가는 구슬 개개의 위치와 각도를 기록할 수 있습니다.

Ya da sürünerek karaya çıkan bir balık hayal ederiz.

육지에서 기어다니는 물고기를 떠올릴 것입니다.

Bir gün ortaya çıkan küçük bir çocuğun kibarlığı hakkında

어느 날 등장한 작은 소년의 부드러움과

Bir de ortaya çıkan paramiliter polisler hakkında konuşmamız çılgınca.

말도 안되지 않습니까?

Çoğu insan ortaya çıkan yeni fikirlere bakar ve onları yargılar.

대부분의 사람들은 아이디어를 보고 판단합니다.

Bu sadece ortaya çıkan değerlerle yaklaşma yaklaşımı çok mu fazla olur?

드러난 가치만 따라가는 접근법이 지나치게 이용되면 말이죠.

Karanlık gizlenmesini sağlıyor. Ama yere bastığında çıkan titreşimler buz denizinde yankılanıyor.

‎어둠이 모습을 감춰 주지만 ‎발걸음 소리가 ‎해빙을 따라 울려 퍼집니다

Donuk geceden sağ çıkan tüm hayvanlar için müjdeli bir değişimdir bu.

‎얼어붙은 밤을 견뎌낸 ‎동물 모두에게 ‎더없이 반가운 변화입니다

Nikolas, Avusturya egemenliğine karşı çıkan bir Macar isyanını bastırmak için asker gönderdi

니콜라이는 오스트리아의 통치에 저항한 헝가리의 봉기를 진압하는데 군사 지원을 했다.

Şaşırtıcı ama gece ortaya çıkan bu görüntülere sıkça rastlanır. Tüm deniz hayvanlarının üçte biri biyolüminans yaratır.

‎이렇게 밤에 빛을 발하는 것은 ‎의외로 흔한 현상입니다 ‎해양 생물 4분의 3이 ‎생물 발광을 통해