Translation of "Yolun" in Japanese

0.046 sec.

Examples of using "Yolun" in a sentence and their japanese translations:

Açıkçası yolun başındayız,

私たちはまだまだ始めたばかりでしたし

Eczane yolun sonunda.

薬屋はこの道の突き当たりにあります。

Yolun kenarında duruyordu.

彼は道端に立っていた。

Yolun solunda gidin.

左の道を行って下さい。

Ve yolun bir yerlerinde,

それが どこかの時点で

Ama yolun karşı tarafında.

‎だが道の反対側だ

Top, yolun karşısına yuvarlandı.

ボールは道の向こう側に転がった。

Bisikleti yolun dışına al.

その自転車をどけて下さい。

Kayalık yolun üzerine yuvarlanır.

その崖は道路の上に突き出ている。

Bu yolun genişliği nedir?

- この道の幅はどれくらいですか。
- この道幅はどれくらいなの?

Bu yolun eni nedir?

この道の幅はどれくらいですか。

Yolun sağ çatalına gittim.

私は分かれ道を右手に行った。

Aynı yolun izlenmesi gerektiğine inanıyorum.

全く同じ方法でのアプローチが なされるべきだと思っています

Ama henüz yolun çok başında.

‎だが まだ問題は山積みだ

Küçük çocuk yolun aşağısında kayboldu.

その少年は通りの先の方で見えなくなった。

O, tam yolun karşısında yaşıyor.

彼は道の反対側に住んでいる。

- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafından giderler.

- アメリカでは、車は右側通行です。
- アメリカでは、車は右を走ります。

İklime etkileri daha yolun başında görünebilir

気候への影響は しばらく先のことかもしれません

Yolun genişliği güvenli sürüş için yetersiz.

その道路の幅は安全運転に不十分だ。

Onun yolun yukarısına doğru geldiğini gördüm.

彼女がこちらへやって来るのを見た。

İsyancılar yolun karşısında bir barikat yaptı.

反逆者たちは道路にバリケードを築いた。

Birçok kaza, yolun buzlu koşullarından kaynaklanıyordu.

- 道路の凍結状態の結果多くの事故が発生した。
- 道路が凍っていて多くの事故が起きた。

Bir polis arabası yolun kenarında durdu.

道端にパトカーがとまってます。

O, evinin önündeki yolun karını temizledi.

彼は家の前の道から雪を取り除いた。

Japonya'da yolun sol tarafında araba süreriz.

- 日本では車は左側です。
- 日本では車は左側通行だ。

ABD'de arabalar yolun sağ kısmından gider.

アメリカでは、車は右を走ります。

Arızalı bir araba yolun ortasında duruyordu.

道の真ん中に故障した車がとまっていた。

Kiraz ağaçları yolun iki tarafında ekilir.

桜が道路の両側に植えられている。

Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.

アメリカでは、車は右側通行です。

Yolun aşağısında bir otobüs durağı var.

この道を行ったところに、バス停があります。

O, bize yolun kapalı olduğunu söyledi.

彼女は私達にその道路が閉鎖されていると教えてくれた。

önceki gelişlerinde yolun çok tehlikeli olduğunu söylüyor.

以前はとても危険な道のりだったと言います

Kırık cam yolun her tarafına dağılmış durumda.

ガラスの破片が、道路一面に散らばってたよ。

Hangi yolun en kısa olduğunu merak ediyorum.

どちらの道が一番近いかしら。

Yolun iki şerite ayrıldığı bir yere geldik.

道が2つの小道に分かれるところへきた。

Bizim tarafa yolun düşerse, bize uğramayı unutma.

こちらにおいでの際は必ずお寄りください。

Yolun iki tarafında da kiraz ağaçları var.

- 道の両側に桜がある。
- 桜並木があるわ。
- 桜の並木道があるわよ。

Yolun kenarında beyaz ve sarı çiçekler vardı.

道端には、白や黄色の花が咲いていました。

Yeni yolun tepede yaşayan insanlara faydası olacaktır.

新しい道路は山間の住民の利益になる。

- Siktir!
- Canın cehenneme!
- Kahretsin!
- Cehenneme kadar yolun var!

クソくらえ!

Amerika Birleşik Devletlerinde arabalar yolun sağ tarafından gider.

アメリカでは、車は右を走ります。

Jim henüz yolun sol tarafında sürmeye alışkın değil.

ジムはまだ路上での左側運転に慣れていない。

İşte tehlike buydu, yolun sonunu görmeden kayarsanız bu olur.

危険だろ 最後が見えない時はね

Bu yolun veya hayatın beni nereye götüreceğinden emin değildim.

その道や自分の人生が どこに 通じているのか分かっていませんでした

Dişi, zehirli dişini bir geçirdi mi yolun sonu gözükür.

‎牙で噛まれたら命はない

Diğer yolun aktivasyonu ise olumsuz duygular ve kaçınmalara yol açıyor.

別の経路を活性化すると ネガティブな感情と 回避行動が起きます

- Bizim için her şey bitti.
- Bizim için artık yolun sonu.

もう我々はおしまいだ。

- Onlar sokağın diğer tarafında yaşıyorlar.
- Onlar yolun diğer tarafında yaşıyorlar.

彼らは道の反対側に住んでいる。

Geçen gün yoğun bir eyaletler arası yolun ortasında benzinim bitti.

この前、混雑した幹線道路の真ん中でガス欠してしまった。