Translation of "Yokken" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Yokken" in a sentence and their japanese translations:

Sen yokken kaybolmuş hissediyorum.

君がいないと心細い。

Ben yokken evim soyuldu.

- 私の留守中に泥棒に入られた。
- 私の留守中、家に泥棒に入られたんです。
- 私が留守の時に家が泥棒に入られた。

Sen yokken kedine bakacağım.

お留守中あなたの猫を世話して上げましょう。

Sen yokken çocuğuna bakacağım.

あなたの留守中は、私がお子さんの世話をします。

Ben yokken terbiyesizlik yapma.

留守中いい子でいるんですよ。

Lütfen ben yokken kedilerime bak.

私が出掛けている間、猫の面倒をみてください。

Sen yokken Meg seni aradı.

君の留守中にメグから電話があった。

Lütfen biz yokken köpeğimize bak.

留守中犬を世話して下さい。

Biz yokken eve hırsız girmiş.

私たちの留守中、泥棒が家に押し入った。

Ben yokken köpeğime bakar mısın?

私の留守中この犬の世話をしてくれませんか。

Sen yokken yavru kedinle ilgileneceğim.

留守中子猫の世話は任せてください。

Ben yokken lütfen köpeğime bak.

私の留守中に犬の世話をして下さい。

Ben yokken lütfen bebeğime bak.

私の留守中赤ちゃんの面倒を見て下さい。

Ben yokken bitkilerimle ilgilenir misiniz?

私の留守中、植木の世話をしてくれる?

Ben yokken Meg'e işimi yaptıracağım.

私が留守の間は、メグに私の仕事をやってもらいます。

Ben yokken Shun işimi devralacak.

私が不在の間は俊が私の仕事を引き継ぎます。

Ben yokken kuşlarıma bak lütfen.

私が出かけている間、鳥の世話をして下さい。

Ben yokken yerle ilgilenir misin?

留守番しててね。

Ben yokken köpeğime bakmanı istiyorum.

留守の間、私の犬の世話をお願いしたいんですけど。

Biz yokken bizim hayvanlara bakar mısın?

留守の間、ペットの世話をしていただけますか。

Ben yokken bebeğe göz kulak ol.

僕がいない間、この赤ちゃんをお願いするよ。

Ben yokken işimi Rie Kawada yapacak.

私が不在の間は河田理恵が私の仕事をすることになります。

Biz yokken evle ilgilen, tamam mı?

留守番しててね。

Ben yokken birisi beni ziyaret etti mi?

- 私の留守中に誰か訪ねてきましたか。
- 私のいない間に誰か訪ねてきましたか。

Siz yokken Bay West adında birisi sizi aradı.

留守中にウェストという人から電話があったよ。

Ana kar alanları olan düzeni değiştirmeye hiç niyeti yokken

自分が最も収益を得ている 仕組みを変える気がないなら

Patron, Bay Brown'dan kendisi yokken işyerinin sorumluluğunu almasını istedi.

上司は自分が留守の間事務所の管理を、ブラウン氏に依頼した。

Ben yokken biri beni ararsa, ona yakında döneceğimi söyle.

ひょっとして私の留守中にだれかが私を訪ねて来たら、すぐもどって来ると伝えてください。

Etrafta hiç kimse yokken, gece bir şekilde korkutucu oluyor.

全くオトコッケがないと夜なんぞは何だか気味が悪くってね。

Ben yokken biri gelirse ona akşama kadar geri gelmeyeceğimi söyle.

もし留守中に誰かが来たら、私は夕方まで帰らないと言ってくれ。

- Bu mektup sen yokken geldi.
- Bu mektup sen dışardayken geldi.

あなたが外出している間にこの手紙が着きました。

Ben yokken o beni ararsa, lütfen onu tekrar arayacağımı ona söyle.

万一私の留守中に彼が電話をかけてきたら、折り返し私の方から電話をかける。

Ben yokken biri beni ararsa, onlara beş güne kadar döneceğim söyle.

僕の留守中に誰かから電話があったら、5時までには帰ると伝えておいてくれ。

Eğer ben yokken gelirse, lütfen ben geri gelene kadar beklemesini isteyin.

留守中にもし彼がきたら、私が帰るまで待つように言ってください。

- Siz yokken bir beyefendi aradı, efendim.
- Bir beyefendi sizin yokluğunuzda aradı, efendim.

お留守中に男の方がお見えになった。