Translation of "Milyon" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Milyon" in a sentence and their japanese translations:

2.6 milyon.

2百60万

30 milyon çalışanı etkiledi.

これまで3千万人の労働者に 影響しました

Milyardan bahsediyoruz, milyon değil.

それはつまり億単位なのです

Milyon burada bine dönüşüyor.

百万のうち1千になります

Yalnızca 146 milyon dolar.

1億4600万ドルに過ぎません

20 milyon kuyruklu yarasa.

‎2000万匹のオヒキコウモリだ

- Zararları bir milyon yene ulaştı.
- Onların kaybı bir milyon yene ulaştı.

彼らの損失は100万円に達した。

Ben 50 milyon dolar kazanıyorsam,

私が5千万ドルだとしたら

30 milyon yolculuk yapılmasını sağladı.

最長のドライブは 2,400キロを超えるものでした

21 milyon ton parçacıklı madde

微小粒子状物質(PM)の放出量は 2100万トン

5,7 milyon insan istihdam ediyor

5700万人の雇用を支え

Kâr üç milyon dolara varacak.

利益は300万ドルになるでしょう。

Piyangoda on milyon yen kazandı.

彼女は宝くじで1千万円も手に入れた。

Zarar beş milyon yeni buldu.

損害は500万円に上った。

Kayıp on milyon dolara varıyor.

損害は総計1千万ドルになる。

Kayıp bir milyon doları buluyor.

損害は百万ドルにのぼる。

Bu bir milyon yen değer.

これは100万円の価値がある。

Pekin'de dokuz milyon bisiklet var.

北京には自転車が900万台ある。

Zarar üç milyon yene ulaştı.

赤字が300万円に達した。

- Sözlük yaklaşık yarım milyon kelime içeriyor.
- Sözlük yaklaşık yarım milyon sözcük içeriyor.

その事典は約50万語の単語を収めている。

- Menkul kıymetlere bir milyon yen yatırım yapabilir.
- Hisselere 1 milyon yen yatırım yapabilir.

彼は株に100万円投資することができる。

Kısa zamanımızda 1,5 milyon arama gerçekleştirdik.

発足から今までの短い期間で 150万件の電話を受けました

Yedi milyon insanın yaşadığı bir şehir

人口は700万人ですが

Yani altı yüz elli milyon kadın.

6億5000万人にのぼります

580 milyon video izleyen kullanıcı var

動画サービス視聴者が 5億8000万人います

Bu günde 40 milyon dolar demek.

1日あたり4千万ドルにあたります

10 milyon görülmeyle süper viral oldu.

とても流行り 1千万回閲覧されました

Ancak sadece yirmi milyon öğrenci kayıtlı.

そして2000万人の学生しか 在学していません

Sel hasarı on milyon dolara ulaştı.

出水の被害は1000万ドルに達している。

On milyon yeniniz olsa ne yaparsınız?

もし、君が1千万円もっていたとしたらどうするだろう。

Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.

銀行に二百万円残っている。

Firmamızın yıllık satışları bin milyon yen'tir.

我社の年間売り上げは10億円である。

O yaklaşık 10 milyon yen mi?

一千万円くらいかな?

Bir milyon doların olsa ne yaparsın?

- もし百万ドルあれば、どうしますか。
- もし100万ドルあれば、どうしますか。

Bir milyon yen'in olsaydı ne yapardın.

100万円獲得したら、どうしますか。

Onların kaybı bir milyon yene ulaştı.

彼らの損失は100万円に達した。

Onun borçları iki milyon dolara varıyor.

彼の借金は200万ドルに達している。

Bir milyon kişi savaşta hayatını kaybetti.

- 100万人の人々がその戦争で命を落とした。
- その戦争では百万人もの人命が失われた。

Tazminat olarak bir milyon dolar aldı.

彼は100万ドルの退職金をもらった。

Ben sana abartmamanı milyon kez söyledim.

誇張はやめなさいって100万回言ったでしょ。

- Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.
- Banka şirkete bir milyon dolar borç verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

Bugün, günde 100 milyon varil petrol kullanıyoruz.

現在 1億バレルの石油が 毎日使われています

Bu demek oluyor ki 240 milyon insan,

つまり ヒマラヤ・ヒンドゥークシュ地方に住む

Ve 4 milyon ton sülfür dioksit salındı.

二酸化硫黄の放出量は 400万トンでした

Parçacıklı madde salınımı ise 35 milyon ton

PMの放出量は3500万トン

Ve sülfür dioksit salınımı 20 milyon ton.

二酸化硫黄の放出量は 2000万トンでした

Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

On milyon yen proje için yeterli olacaktır.

1千万円あればその計画には十分だろう。

O, bir ayda yarım milyon yen kazanmaktadır.

彼は毎月50万円稼ぐ。

Yıllık gelirim yaklaşık on milyon yen, sanırım.

年収は1500万円に近いと思う。

Bir milyon yenin olsaydı onunla ne yapardın?

かりに100万円もらったら、それをどうするかね。

Proje için on milyon yen yeterli olacaktır.

1千万円あればその計画には十分だろう。

Ayda bir milyon yen kazanmak kesinlikle olanaksızdır.

月に100万円稼ぐのは決して不可能ではありません。

Korkarım ki kayıp bir milyon dolar tutacaktır.

損害額は1億ドルになるだろう。

- Diyelim ki bir milyon yenin olsa, onunla ne yaparsın?
- Faraza bir milyon yenin olsa, onunla ne yaparsın?

100万円持っているとしたらどうしますか。

Son dinozorun ölümünden 200 milyon yıl önce yaşandı.

恐竜が絶滅する2億年ほど前のことです

1950'lerde bu kolonide iki milyon birey vardı.

1950年 2百万頭のオットセイが 群棲地に暮らしていました

7 milyon insana ev sahipliği yapan bir şehir.

700万人が住む都市です

Her ay, 10 milyon genç çalışma yaşına geliyor.

毎月1000万人の若者が労働年齢に達します

şu anda 580 milyon aylık aktif kullanıcısıyla övünüyor.

月間アクティブユーザー数が 5億8000万人であると誇っています

Ve 1,3 milyon yeni iş onların sayesinde var.

130万人の新規雇用を 創出しました

Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.

‎だが1本の木が ‎100万個もの実をつける

Gaspçı iki milyon dolarlık bir fidye talep etti.

- 乗っ取り犯人は200万ドルの身の代金を要求した。
- そのハイジャック犯は200万ドルの身代金を要求した。

Resmin değeri birkaç milyon dolar olarak tahmin ediliyordu.

そのえの価値は数百万ドルと見積もられた。

Yılda yaklaşık iki milyon poundluk un ihraç ediliyor.

毎年200万ポンドの小麦粉が輸出された。

O, bir milyon doları beş oğlu arasında dağıttı.

彼は100万ドルを5人の息子に分けた。

Şirket, vergi sonrası 200 milyon dolar kar açıkladı.

同社の税引き後利益2億ドルを計上した。

Geçen yıl benim gelir yaklaşık beş milyon yendi.

私の去年の収入は、約500万円だった。

Dünya yaklaşık beş bin milyon yıl önce oluştu.

地球はおよそ50億年前に生まれた。

Şirket ilk çeyrekte 400 milyon dolar açık verdi.

同社は第一四半期に4億ドルの欠損を出した。

Çin'in kırsal kesimlerinde arkada bırakılmış 60 milyon çocuk var

中国全土に点在する農村部には 6千万の子供たちが取り残され

Burası, Dünya'nın en kalabalık yerlerinden biri. Nüfusu, 20 milyon.

‎世界でも特に ‎人口が密集する場所 ‎約2000万人が暮らす

Dünya bir iki ya da üç milyon okullu grevcinin

100万や200万または 300万人の学生ストライキに

Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.

‎50万の稚ダコうち ‎生き残るのは一握り

O yıl otomobil üretimi rekor 10 milyon araca ulaştı.

その年の自動車生産は過去最高の1000万台に達した。

Dört yüz milyon insan ilk dilleri olarak İngilizce konuşmaktadırlar.

4億人の人が英語を第一言語として話します。

Şirket 4 milyar dolar satıştan, 300 milyon dolar kazandı.

同社は40億ドルの売上で、3億ドルの利益をあげた。

Dört silahlı adam bankayı soyup dört milyon dolarla kaçtı.

四人の武装した男が銀行を襲って、四百万ドルを奪って逃げた。

Sana bir milyon yen verilecek olsa onunla ne yaparsın?

かりに100万円もらったら、それをどうするかね。

Bayan, bir milyon dolar kazandığını öğrendiğinde gerçekten kafayı yedi.

あの女性は100万ドルの賞金を得たと知ってものすごく興奮した。

Tom o bankaya, üç milyon dolardan fazla para yatırdı.

トムにはあの銀行に預けた3百万ドルを超える金がある。

Diğer beş milyon patenti vermesi ise sadece 27 yıl aldı.

次の500万件の特許権付与には 27年しか かかりませんでした

Ancak dünyada her ay 10 milyon yeni iş ortaya çıkmıyor.

しかし これほどの就職先を 毎月つくり出すことはできません

RH: Birkaç yüz milyon, aslında tam rakamı ben de bilmiyorum

(リード)数億ドルですよ 実際の額は覚えていませんが

Bugün, 100 binden fazla kadın bizimle çalışıyor ve 20 milyon

私たちの銀行を利用する女性は 今や10万人以上となり

Napolyon'un hükümdarlığı süresince, İmparator'dan her yıl bir milyon frangı aşan

ナポレオンの治世の過程で、彼は 皇帝から年間100万フラン

Avrupa’da şimdiye kadar görülen en büyük ordu olan yarım milyon

それには 、400マイルの前線を横切る 50万人の

Oksijeni yakarak yedi buçuk milyon poundluk bir kombine itme gücü

酸素 を燃焼 し、合計で750万 ポンドの 推力を発揮しました

Bu da 77 milyon sterlin değerinde yeni yol yenileme şeması,

これは7千7百万ポンドの 道路整備事業

Geçen yıl çelik üretiminin 100 milyon tona ulaştığı tahmin edilmektedir.

昨年の鉄鋼生産は1億トンに達したものとみられている。

Çelik üretimi geçen yıl tahmini olarak 100 milyon tona ulaştı.

昨年の鉄鋼生産は推定億トンに達した。

Yarım milyon çocuk Nijer'de hâlâ yetersiz beslenme ile karşı karşıyadır.

ニジェールでは50万人もの子供たちが未だ栄養失調に直面している。

Çelik üretiminin bu yıl 100 milyon tona ulaşacağı tahmin edilmektedir.

今年の鉄鋼生産は1億トンに達するものと見積もられている。

Firefox'un bir gün içinde 8 milyon kez indirilmiş olduğunu söylüyorlar.

Firefoxは24時間で800万回以上、ダウンロードされたようだ。

Dünya nüfusu bir yılda yaklaşık olarak 90 milyon kişi artıyor.

世界の人口は1年に9千万人の割合で膨張している。

O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.

彼の概算によると家の新築費用は3000万円です。

Bir milyon yen para cezası mı? Bu benim için önemli değil.

百万円の罰金だって?そんなの痛くもかゆくもないよ。