Translation of "Hikayeler" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "Hikayeler" in a sentence and their japanese translations:

Bütün hikayeler ilginçtir.

どの話も面白い。

- Onlar genellikle hikayeler icat ederler.
- Onlar genellikle hikayeler uydururlar.

彼らはありもしない話をしばしばでっち上げる。

İlginç hikayeler uydurmada iyidir.

- 彼女は面白いお話を作るのが得意である。
- 彼女は、面白い話を作るのが得意である。

Benim hobim hikayeler yazmaktır.

私の趣味はお話を書く事だ。

Bana Hindistan hakkında hikayeler anlatırdı.

彼は私によくインドの話をしてくれた。

O bazı başka hikayeler duymuştu.

彼はほかにいくつかの話も聞いていた。

O, hikayeler yazmakla çok meşguldür.

彼は記事を書くのにとても忙しい。

Babam bana yatmadan hikayeler okurdu.

父は寝るとき、よく本を読んでくれた。

Kitaptaki hikayeler onun için yazılıyor.

この本の物語は彼女のために書かれている。

Bu hikayeler bana göre çok ilginç.

これらの話は私にとって非常におもしろい。

Amy Church tarafından yazılmış hikayeler ilginçtir.

エイミー・チャーチが書いた小説はみな面白い。

O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.

彼女は動物の話を書き続けた。

Biz küçükken babam bize dokunaklı hikayeler okurdu.

私たちが幼いときに、父は美しい話を私たちに読んでくれたものだった。

Babam boş zamanında sık sık polisiye hikayeler okur.

父は暇なときにはよく推理小説を読んでいました。

- Bu hikayeler çok ilgimi çekiyor.
- Bu hikayelerle çok ilgileniyorum.

- 私はこれらの話に非常に興味があります。
- こういった話にはすごく興味があるんだ。

O, gümüş ağaçları olan altın şehirler hakkında harika hikayeler duymuştu.

彼は銀の木がある黄金の都についてすばらしい話を聞いたことがあった。

O her zaman hikayeler uydurduğu için hiç kimse Kevin'e inanmadı.

ケビンが言うことはほら話ばかりなので、誰も彼のことを信じなかった。

- Duvarlar konuşabilseydi, bize hangi hikayeleri anlatırdı?
- Duvarlar dile gelseydi, bize ne hikayeler anlatırdı.

もし壁が話せるとしたら、私たちにどんな話をしてくれるだろうか?