Translation of "çalışıyorlar" in Japanese

0.003 sec.

Examples of using "çalışıyorlar" in a sentence and their japanese translations:

Tarlalarda çalışıyorlar.

彼らは畑で働いている。

Maliyeti düşürmeye çalışıyorlar.

彼らはコストを押さえようとしている。

Trenler programa göre çalışıyorlar.

列車はダイヤどおりに動いている。

Beynin fonksiyonu hakkında çalışıyorlar.

彼らは脳の機能について研究している。

Bazı çiftçiler çiftlikte çalışıyorlar.

農場にはいく人かの人々が働いています。

Bazı insanlar tarlalarda çalışıyorlar.

数人の人が畑で働いている。

Öğretmenler öğrencilerini motive etmeye çalışıyorlar.

教師達は生徒にやる気を起こさせるように努力している。

Görünüşe göre evliliklerini düzeltmeye çalışıyorlar.

見たところ、彼らは結婚の危機を修復しようとしている。

Onlar üniversiteye girmek için çalışıyorlar.

彼らは大学に入るために勉強してる。

Bugün 40 saatten daha az çalışıyorlar.

今では40時間未満です

Arabalar gözlerimizin önünde birbiri ardına çalışıyorlar.

我々の目の前を車がつぎつぎに走っていく。

Onlar sürekli olarak birbirlerini geçmeye çalışıyorlar.

彼らは常にお互いの上に出ようとしています。

Tom ve Mary birlikte mi çalışıyorlar?

- トムとメアリーは一緒に働いてるの?
- トムとメアリーは一緒に仕事してるの?

Yumi ve Emi İngilizce testi için çalışıyorlar.

由美と絵美は英語のテストのために勉強していました。

Onlar yeni bir siyasi parti kurmaya çalışıyorlar.

彼らは新しい政党を作ろうとしている。

- Onlar yeni binada çalışmaktalar.
- Yeni binada çalışıyorlar.

あの人達は新しいビルの建築に従事してきたのです。

Şimdi bir sürü insan evlerini satmaya çalışıyorlar.

たくさんの人が今家を売りたがっている。

Bu yüzden, geçici işçiler kötü şartlar altında çalışıyorlar.

そのため、派遣労働者は劣悪な労働条件の下で働いている。

Liderler, ekonomik büyümenin önündeki engelleri ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.

首脳たちは経済成長に障害となるものを排除しようとしています。

Arasında güçlü bir bağ olduğunu ortaya koymaya çalışıyorlar,

実証しようとしてきましたが

Her kamu görevlisi -- bilin bakalım -- onlar bizim için çalışıyorlar.

どの公務員も —いいですか? 私達のために働いているんです

Eski okul arkadaşları sık sık birbirleriyle iletişimde kalmaya çalışıyorlar.

昔の学校友達同士は連絡をとりあおうとする。

Şirket avukatları birleşmeyi tamamlamak için günün her saatinde çalışıyorlar.

企業の顧問弁護士団は合併手続きを完了するために、24時間通しで働いています。

Bilim adamları AIDS'e son vermek için harıl harıl çalışıyorlar.

科学者たちはエイズを撲滅するために懸命に努力している。