Translation of "Gezegen" in Italian

0.009 sec.

Examples of using "Gezegen" in a sentence and their italian translations:

Tek gezegen Dünya'dır

conosciuto per avere creato la vita

Astronomi gezegen bilimidir.

L'astronomia è la scienza dell'universo.

O bir gezegen miydi?

Cos'è un pianeta?

Proxima Centauri çevresindeki gezegen,

Quel pianeta intorno a Proxima Centauri,

O gezegen içeriye patladı.

Quel pianeta è imploso.

- Güneş'e en yakın gezegen hangisidir?
- Güneş'e en yakın gezegen hangisi?

Quale pianeta è più vicino al sole?

- Güneşe en yakın gezegen hangisidir?
- Güneş'e en yakın gezegen hangisidir?

Qual è il pianeta più vicino al sole?

Ben bir gezegen bilim insanıyım

Sono una planetologa,

Kızıl Gezegen Mars, dördüncü gezegendir.

Marte, il pianeta rosso, è il quarto pianeta.

Güneşe en yakın gezegen hangisidir?

Qual è il pianeta più vicino al sole?

Gezegen tuhaf bir biçimde diskle bağlantılıydı.

Il pianeta era stranamente connesso al disco.

Tüm gezegen önünde sonunda acı çeker.

sarà l'intero pianeta a soffrire.

Galaksideki tüm gezegen sistemini ziyaret edebilir.

per visitare ogni sistema planetario nella galassia.

Olasılık şimdi bir trilyonda bir gezegen,

Un pianeta in un trilione di galassie,

Artık bir gezegen olmanın bütün kurallarını yıkmıştır.

Ora ha infranto tutte le regole dell'essere un pianeta.

Eğer bir galaksi bir trilyon gezegen barındırıyorsa

Se la galassia contiene un trilione di pianeti,

Tüm gezegen çapında trilyonlarca yaratık yapar bunu.

Trilioni di creature su tutto il pianeta.

Farkına vardılar ki uzak, devasa bir gezegen olmalıydı;

Si erano resi conto che doveva esserci un grande pianeta, lontano

Güneş sisteminde yeni bir gezegen olduğu tahmininde bulundular.

per predire l'esistenza di qualche nuovo pianeta del sistema solare.

İşte sürdürülebilir bir gezegen için yeni bir denklem:

Ecco una nuova equazione per un pianeta sostenibile:

Bir yıldız ve bir gezegen arasındaki fark nedir?

Qual è la differenza tra una stella e un pianeta?

Biz de bilginin gezegen çapında nasıl iletildiğini anlamak istiyoruz.

E vogliamo capire come le informazioni attraversano il pianeta.

Diğer hiçbir gezegen cismi, aynı genetik ilişkiye sahip değil.

Nessun altro corpo planetario ha la stessa relazione genetica.

- Bu çöl sanki başka bir gezegenmiş gibi duruyor.
- Bu çöl farklı bir gezegen gibi görünüyor.

Questo deserto sembra un pianeta diverso.