Translation of "Etrafında" in Italian

0.008 sec.

Examples of using "Etrafında" in a sentence and their italian translations:

Avrupa etrafında dolaştım.

- Ho girato l'Europa.
- Io ho girato l'Europa.
- Ho viaggiato per l'Europa.
- Io ho viaggiato per l'Europa.

Turistler dükkanların etrafında dolaştı.

- I turisti vagavano intorno ai negozi.
- I turisti vagavano attorno ai negozi.

Ateş etrafında oynamak tehlikelidir.

È pericoloso giocare attorno al gioco.

Uydu, ay etrafında yörüngede.

Il satellite è in orbita intorno alla luna.

Dünya güneşin etrafında döner.

La terra gira attorno al sole.

Köpek masanın etrafında yürüyor.

Il cane sta camminando intorno al tavolo.

Çocuklar ağacın etrafında oynadı.

- I bambini giocavano attorno all'albero.
- I bambini giocavano intorno all'albero.

Dünya senin etrafında dönmüyor.

- Il mondo non gira intorno a te.
- Il mondo non gira intorno a voi.
- Il mondo non gira intorno a lei.

Dünya, Güneş'in etrafında döner.

La Terra gira intorno al Sole.

Tom yabancıların etrafında utangaç.

- Tom è timido attorno agli estranei.
- Tom è timido intorno agli estranei.

Kampçılar ateşin etrafında oturdu.

I campeggiatori sedevano attorno al fuoco.

Biz gölün etrafında yürüdük.

Abbiamo camminato tutto intorno al lago.

Ay Dünya'nın etrafında döner.

La Luna gira intorno alla Terra.

Tom gölün etrafında yürüdü.

- Tom ha passeggiato attorno al lago.
- Tom passeggiò attorno al lago.

Dünya Güneş'in etrafında döner.

- La Terra gira intorno al Sole.
- La Terra gira attorno al Sole.

Dünya, güneş etrafında döner.

- La Terra gira intorno al Sole.
- La terra gira attorno al sole.

- Tom Güneş'in, Dünya'nın etrafında döndüğünü sanıyor.
- Tom güneşin dünyanın etrafında döndüğünü düşünüyor.
- Tom'a göre güneş dünyanın etrafında dönüyor.

Tom pensa che il sole giri attorno alla terra.

Güneşin etrafında 365 günde döner.

- Va intorno al sole in 365 giorni.
- Va attorno al sole in 365 giorni.
- Gira attorno al sole in 365 giorni.

Onun köpekleri evin etrafında koşuyorlardı.

I suoi cani stavano correndo attorno alla casa.

Dünya'nın güneş'in etrafında döndüğünü öğrendik.

- Abbiamo imparato che la terra gira intorno al sole.
- Abbiamo imparato che la terra gira attorno al sole.

Kimse onların etrafında olmak istemiyor.

- Nessuno vuole essere intorno a loro.
- Nessuno vuole essere attorno a loro.

Kimse onun etrafında olmak istemiyor.

Nessuno vuole essere attorno a lui.

Güneş etrafında 50 veya 100 dönüş.

50 o 100 giri intorno al sole.

Havuzun etrafında bir sürü ağaç var.

Ci sono molti alberi intorno allo stagno.

Ben onun etrafında kendimi rahat hissediyorum.

- Mi sento a mio agio attorno a lui.
- Io mi sento a mio agio attorno a lui.
- Mi sento a mio agio intorno a lui.
- Io mi sento a mio agio intorno a lui.

Binlerce uydu dünyanın etrafında yörüngede döner.

Migliaia di satelliti orbitano attorno alla terra.

Dünya seks, para ve uyuşturucu etrafında dönüyor.

Il mondo gira attorno a sesso, soldi e droga.

Tom, Mary ve John masanın etrafında oturuyor.

Tom, Mary e John sono seduti attorno al tavolo.

Tom ve Mary Japonya etrafında seyahat etti.

- Tom e Mary hanno viaggiato per il Giappone.
- Tom e Mary viaggiarono per il Giappone.

- Biz gölün etrafında yürüdük.
- Gölün bütün çevresini gezdik.

Abbiamo camminato tutto intorno al lago.

Ben mümkünse dünyanın etrafında bir geziye çıkmak istiyorum.

Se potessi, partirei per un viaggio intorno al mondo.

Tom, Mary, John ve Alice ateşin etrafında oturdular.

Tom, Mary, John e Alice erano seduti attorno al fuoco.

çünkü biz sık sık sadece tutku etrafında organize oluyoruz.

perché spesso ci si organizza solo attorno a ciò che ci appassiona.

Ve sadece etrafında olarak bile onun taşıyıcısı hâline geliriz.

e diventiamo i suoi portatori solo standole vicino.

Tom konferans masasının etrafında toplanmış bir grup erkekle konuşuyordu.

Tom stava parlando con un gruppo di uomini riuniti intorno al tavolo della conferenza.

Koyun gözlerinin etrafında siyah halkaları olan beyaz bir koyun.

La pecora è bianca con anelli neri intorno agli occhi.

Şaşırtıcı derecede çeviktirler, küçük bir bozuk paranın etrafında dönebilecek kadar.

Sono anche molto agili, potrebbero girare attorno a una monetina.

Tom her sabah kahvaltıdan önce blok etrafında hızlı bir koşu yapar.

Tom fa una breve corsetta intorno all'isolato ogni mattina prima di colazione.

Tom üzerinde herhangi bir elbise olmadan sık sık evin etrafında yürür.

Tom cammina spesso per casa senza vestiti addosso.

Tom masanın etrafında oturan insanlara daha önce hiç poker oynamadığını söyledi.

- Tom ha detto agli uomini seduti al tavolo che non aveva mai giocato a poker prima.
- Tom disse agli uomini seduti al tavolo che non aveva mai giocato a poker prima.

Köpek balığının etrafında yüzüp kokusunu aldığını gördüm. "Olamaz, yine aynı kâbusu yaşayacağız."

Poi hai visto lo squalo nuotare al margine esterno, cogliendo il suo odore. E ho pensato: "Oh, no, questo...

Iki adam rekor kıran ve meşakkatli bir şekilde 14 gün boyunca küçük bir uzay aracında Dünya'nın etrafında döndüler.

i due uomini hanno trascorso 14 giorni in orbita attorno alla Terra in un minuscolo veicolo spaziale.

Ertesi sabah Beyaz Ördek, yavrularını arayarak göletin etrafında dolandı durdu; isimleriyle seslendi, aradı taradı ama onlara dair hiçbir ize rastlayamadı.

Il mattino dopo, l'Anatra Bianca girò intorno allo stagno alla ricerca dei suoi piccoli; chiamò e cercò, ma non ne trovò nessuna traccia.

Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.

Questa casetta somiglia proprio a quella in cui viveva mia nonna quando ero bambino, costruita su una collina ricoperta di margherite e circondata da meli.