Translation of "Avrupa" in Italian

0.013 sec.

Examples of using "Avrupa" in a sentence and their italian translations:

Avrupa krizde.

L'Europa è in crisi.

Avrupa etrafında dolaştım.

- Ho girato l'Europa.
- Io ho girato l'Europa.
- Ho viaggiato per l'Europa.
- Io ho viaggiato per l'Europa.

Avrupa bir kıtadır.

L'Europa è un continente.

Avrupa Topluluğu, tek bir pasaportla Avrupa ülkelerinin çoğunu birleştiriyor.

La Comunità Europea unisce molti dei paesi d'Europa con un passaporto unico.

Avrupa enerjik insanların kıtasıdır.

L'Europa è un continente di persone energiche.

Litvanya Avrupa Birliği'ne katılıyor.

La Lituania si unisce all'Unione Europea.

Avrupa, ruhunu kaybetti mi?

L'Europa ha perso la sua anima?

Onlar Avrupa sanatının başyapıtlarıdırlar.

Sono capolavori dell'arte europea.

1917'de Avrupa savaştaydı.

Nel 1917, l'Europa era in guerra.

Favori Avrupa kentin hangisidir?

Qual è la tua città europea preferita?

Almanya, Avrupa ekonomisinin motorudur.

La Germania è il motore dell'economia europea.

Avrupa ötesinde, savaş tüm dünyaya yayılıyor okyanuslar ve geniş Avrupa kolonileri.

Oltre l'Europa, la guerra infuria sugli oceani del mondo e nelle remote colonie europee.

Onlar Avrupa sanatının seçkin şaheserleridirler.

Sono capolavori dell'arte europea.

Litvanya Avrupa Birliği'nin bir üyesidir.

La Lituania è un membro dell'Unione Europea.

Liechtenstein bir Avrupa ülkesi midir?

Il Liechtenstein è un paese europeo?

O, bir Avrupa turu yaptı.

- Ha fatto un giro dell'Europa.
- Lui ha fatto un giro dell'Europa.

Arnavutluk, Avrupa Birliği'ne katılmak istiyor.

- L'Albania vuole unirsi all'Unione Europea.
- L'Albania vuole aderire all'Unione Europea.

Avusturya ,Avrupa Birliği'nin bir üyesidir.

L'Austria è un membro dell'Unione Europea.

Avrupa Birliği vatandaşları için ücretsizdir.

- È gratuito per i cittadini dell'Unione Europea.
- È gratuita per i cittadini dell'Unione Europea.

Onlar Avrupa sanatının seçkin eserleridir.

Sono capolavori dell'arte europea.

Avrupa hiç kimseye ihtiyaç duymaz.

L' Europa non ha bisogno di nessuno.

O Avrupa Komisyonu için çalışmalıdır.

- Dovrebbe lavorare per la Commissione Europea.
- Lui dovrebbe lavorare per la Commissione Europea.

Avrupa ve ABD evrensel okuma yazmaya

L'Europa e gli USA hanno raggiunto l'alfabetizzazione universale

çoğunluğu Avrupa Birliği tarafından finanse edildi.

finanziato in gran parte dall'Unione Europea.

Avrupa sağlık sigortası kartın var mı?

Hai una carta di assicurazione sanitaria europea?

Avrupa Birliği'ndeki en yoksul ülke hangisidir?

Qual è il paese più povero nell'Unione Europea?

Avrupa birliği plastik torbaları yasaklamayı düşünüyor.

L'Unione Europea sta considerando se proibire i sacchetti di plastica.

Ortak bir Avrupa kimliği mümkün mü?

- È possibile un'identità europea comune?
- Un'identità europea comune è possibile?

Esperanto, Avrupa Birliği'nin resmi dili, hemen!

- Esperanto, lingua ufficiale dell'Unione Europea, ora!
- Esperanto, lingua ufficiale dell'Unione Europea, adesso!

Mario Draghi, Avrupa Merkez Bankası'nın başkanıdır.

Mario Draghi è il capo della Banca Centrale Europea.

Ülkemin Avrupa Birliği üyesi olmasını istemiyorum.

Non voglio che il mio paese diventi membro dell'Unione Europea.

Dirikesim Avrupa ve İtalya'da büyük ölçüde yasaktır.

La vivisezione è largamente vietata in Europa e in Italia.

Esperanto şimdi, Avrupa Birliği'nin resmî dili olmalı!

L'Esperanto, lingua ufficiale dell'Unione Europea, adesso!

Londra Avrupa Birliği'nde kalmak için oy kullandı.

- Londra ha votato per rimanere nell'Unione Europea.
- Londra ha votato per restare nell'Unione Europea.
- Londra votò per rimanere nell'Unione Europea.
- Londra votò per restare nell'Unione Europea.

Kanada, Avrupa Birliği ile bir ticaret anlaşması imzaladı.

Il Canada ha siglato un accordo commerciale con l'Unione Europea.

Avrupa dillerinde Latince ve Yunanca'dan birçok kelime var.

Nelle lingue europee ci sono molte parole che derivano dal latino e dal greco.

Yazar Avrupa edebiyatının tüm farklı türlerini bir araya getirmiş.

L'autore raggruppa insieme tutte le differenti letterature europee.

Modern bir eleştiri, bu çarpıtmanın, güney yarımkürede Avrupa hakimiyetinin

Una critica moderna è che questa distorsione perpetua l'atteggiamento imperialista

O, Avrupa arabalarının Amerikan arabalarından daha iyi olduğunu düşünüyor.

- Pensa che le macchine europee siano meglio di quelle americane.
- Lei pensa che le macchine europee siano meglio di quelle americane.
- Pensa che le auto europee siano meglio di quelle americane.
- Lei pensa che le auto europee siano meglio di quelle americane.
- Pensa che le automobili europee siano meglio di quelle americane.
- Lei pensa che le automobili europee siano meglio di quelle americane.

2011'de Dünya Sağlık Örgütü, yalnızca üye Batı Avrupa devletlerinde

Nel 2011 l'Organizzazione Mondiale della Sanità ha stimato

Avrupa en kanlılara tanıklık etmek üzereydi Napolyon Savaşları günü savaşı.

L'Europa stava per assistere ai combattimenti più sanguinosi delle guerre napoleoniche.

Eurolar Avrupa Merkez Bankası tarafından basılır, ki tüm üye ülkelerin

Gli Euro sono emessi della Banca Centrale Europea, che comprende i rappresentanti di tutti

"Esperanto: Avrupa veya Asya dili" denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu.

Nel suo saggio "Esperanto: lingua europea o asiatica" Claude Piron ha evidenziato le somiglianze tra l'esperanto e il cinese, mettendo con ciò le basi all'idea che l'esperanto sia puramente eurocentrico.

Mantık ve sağduyu Rusya, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletlerinin birlikte hareket etmesini öneriyor.

La logica e il buon senso suggeriscono che la Russia, l'Unione Europea e gli Stati Uniti devono agire insieme.

Eylül ayının 26'sı Avrupa Diller Günü'dür. Avrupa Konseyi, Avrupa'nın çokdilli mirasına dikkat çekip, çokdilliliğin toplum içinde gelişimini teşvik ederek vatandaşları farklı dilleri öğrenmesi için yüreklendirmek istiyor. Tatoeba, kullanımı kolay bir öğrenme aracı olarak etkin bir katılımla bu dilleri öğrenme ve bundan zevk alma olanağı sağlıyor.

Il 26 settembre è la Giornata Europea delle Lingue. Il Consiglio d'Europa vuole aumentare la consapevolezza del patrimonio culturale multilingue, promuovere lo sviluppo del multilinguismo nella società e incoraggiare i cittadini ad apprendere le lingue. Tatoeba è un ambiente di apprendimento facile da usare. Una comunità vivace promuove in modo molto pratico lo studio delle lingue.