Translation of "Sakıncası" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Sakıncası" in a sentence and their hungarian translations:

- Sakıncası var mı?
- Bir sakıncası var mı?

Van ellene kifogásod?

Gelmezsem bir sakıncası var mı?

Nem probléma, ha nem jövök el?

Derhal başlamanın bir sakıncası yok.

Akár most rögtön kezdheted is.

Yanınıza oturmamın sakıncası var mı?

Zavar, ha leülök melléd?

Televizyonu açmamın bir sakıncası var mı?

Ugye nem baj, ha bekapcsolom a tévét?

Sigara içmemin bir sakıncası var mı?

- Nem bánja, ha rágyújtok?
- Nem zavarja, ha elszívok egy cigarettát?

Burada oturmamın bir sakıncası var mı?

Nem bánod, ha leülök ide?

İçeri gelmemin bir sakıncası var mı?

Nem zavarja, ha bejövök?

Bir göz atmamızın sakıncası var mı?

- Megengeded, hogy megnézzük?
- Nem bánod, ha megnézzük?

Perdeyi açmamın bir sakıncası var mı?

Nem baj, ha félrehúzom a függönyt?

Onunda gelmesinin bir sakıncası var mı?

Nem bánod, ha ők is jönnek?

- Seni umursamıyorum.
- Sizin için bir sakıncası yoksa.

Ha nem bánod.

- Biraz beklemenizin sakıncası var mı?
- Biraz bekler misiniz?

Tudnál várni egy pillanatig?

Bir gün izin almamın bir sakıncası var mı?

Gond lenne, ha kivenném a mai napot?

Daha erken çıkmamızın senin için sakıncası var mı?

- Nem bánja, ha egy kicsit korábban megyünk el?
- Nem bánod, ha egy kicsit korábban megyünk el?

Etrafa bir göz atmamızın bir sakıncası var mı?

Nem bánja, ha körülnézünk?

Kendime bir fincan kahve doldurmamın bir sakıncası var mı?

Nem bánnád, ha töltenék magamnak egy csésze kávét?

- Pencereyi açmamın bir sakıncası var mı?
- Pencereyi açabilir miyim?

- Megengedné, hogy kinyissam az ablakot?
- Megengednéd, hogy kinyissam az ablakot?

- Kanalı değiştirmemin bir sakıncası var mı?
- Kanalı değiştirebilir miyim.?

- Nem baj, ha átkapcsolok?
- Nem baj, ha elkapcsolom?

- Sizi öpmemin bir sakıncası var mı?
- Sizi öpebilir miyim?

- Baj lenne, ha megcsókolnálak?
- Nem bánnád, ha megcsókolnálak?

Eğer erken ayrılırsam umarım sizin için bir sakıncası yoktur.

Remélem, nem bánod, ha korán elmegyek.

- Yardım edebilir miyim?
- Yardım etmemin bir sakıncası var mı?

Nem bánnád, ha segítenék?

Işıkları açık bırakmamın bir sakıncası var mı senin için?

- Nem bánnád, ha felkapcsolva hagynám a lámpát?
- Nem baj, ha felkapcsolva hagyom a lámpát?

- Pencereyi açabilir miyim?
- Pencereyi açmamın sizce bir sakıncası var mı?

- Nem bánnád, ha kinyitnám az ablakot?
- Van ellene kifogásod, hogy kinyitom az ablakot?

- Birkaç dakika bekler misiniz?
- Birkaç dakika beklemenizin bir sakıncası var mı?

Nem baj, ha várnotok kell néhány percet?

- Bu sözlüğü kullanabilir miyim?
- Bu sözlüğü kullanmamın bir sakıncası var mı?

- Nem bánná, ha használnám ezt a szótárt?
- Használhatom ezt a szótárt?
- Megengedi, hogy használjam ezt a szótárt?
- Megengeded, hogy használjam ezt a szótárt?

- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Sana bir soru sormamın sakıncası var mı?

Nem bánnád, ha feltennék neked egy kérdést?

- Benim için sakıncası yok.
- Benim için hava hoş.
- Benim için sorun değil.

Nekem megfelel.

Biraz geç olduğunu biliyorum ama şimdi uğramamın bir sakıncası var mı? Seninle tartışmam gereken bir şeyim var.

Tudom, hogy elég késő van, de nem bánná, ha most átmennék? Van valami, amit meg kell beszélnünk.