Translation of "Beklememi" in English

Beklememi istiyor musun?

Do you want me to wait?

Beklememi istemiyor musun?

Don't you want me to wait?

Tom beklememi önerdi.

Tom advised me to wait.

Tom beklememi istedi.

Tom begged me to wait.

Bana beklememi söyledin.

You told me to wait.

Tom beklememi söyledi.

Tom told me to wait.

Burada beklememi istiyor musunuz?

Do you want me to wait here?

Neden burada beklememi istiyorsun?

Why do you want me to wait in here?

Asistanınız burada beklememi söyledi.

Your assistant told me to wait here.

Tom burada beklememi söyledi.

Tom told me to wait here.

Onlar burada beklememi söyledi.

They told me to wait here.

Tom burada beklememi istedi.

Tom asked me to wait here.

Tom beklememi istemediğini söyledi.

- Tom said he didn't want me to wait.
- Tom said that he didn't want me to wait.

Tom Mary'yi beklememi istedi.

Tom wanted me to wait for Mary.

Tom Mary'yi beklememi istiyor.

Tom wants me to wait for Mary.

Tom onu ​​beklememi istiyor.

Tom wants me to wait for him.

Tom bana dışarıda beklememi söyledi.

Tom told me to wait outside.

Daha ne kadar beklememi istiyorsun?

How much longer do you want me to wait?

Tom, onu beklememi istemediğini söyledi.

- Tom said he didn't want me to wait for him.
- Tom said that he didn't want me to wait for him.

Bana seni beklememi söyle ve bekleyeceğim.

Tell me to wait for you and I will.

Daha ne kadar seni beklememi umuyorsun?

How much longer do you expect me to wait for you?

Tom'un ne kadar beklememi beklediğini bilmiyordum.

I didn't know how long Tom expected me to wait.

O dönünceye kadar orada beklememi rica etti.

He asked me to wait there until he came back.

Operatör telefonu kapatmamı ve biraz beklememi söyledi.

The operator told me to hang up and wait for a moment.

Tom kendisi geri gelinceye kadar burada beklememi istedi.

Tom asked me to wait here until he came back.

Benim için gelene kadar benim beklememi ister misiniz?

Do you want me to wait until you come for me?

İPhone almadan önce yeni modeli çıkana kadar beklememi önerdi.

Tom suggested that I wait until the new model came out before I bought an iPhone.

- Tom burada beklememi rica etti.
- Tom burada beklememizi istedi.

Tom asked us to wait here.

Arkadaşım henüz bir iPad almamam gerektiğini fakat Apple'ın rakiplerinin ne konuşacaklarını görünceye kadar beklememi tavsiye etti.

My friend recommended that I shouldn't buy an iPad yet, but to wait until I see what Apple's competitors come out with.