Translation of "Piyano" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Piyano" in a sentence and their hungarian translations:

- Piyano çalabilirim.
- Piyano çalmasını biliyorum.

Tudok zongorázni.

Piyano çalarım.

- Zongorázom.
- Zongorán játszom.

Piyano pahalıdır.

A zongora drága.

Piyano öğreniyorum.

Zongorázni tanulok.

Mary piyano çalar.

Mary zongorázik.

Betty piyano çalabilir.

Betty tud zongorázni.

O piyano çalar.

Zongorázik.

Piyano çalıyor mu?

Zongorázik?

Piyano çalmada iyiyim.

Jól zongorázom.

Piyano çalabilir misin?

- Ön tud zongorázni?
- Tudsz zongorázni?

Tom piyano çaldı.

Tamás zongorázott.

Tom piyano çalabilir.

- Tamás tud zongorázni.
- Tamás tud zongorán játszani.

Kim piyano çalıyor?

Ki zongorázik?

Biri piyano çalıyor.

Valaki zongorázik.

Tom piyano çalar.

- Tamás zongorázik.
- Tamás zongorán játszik.

Piyano çalmayı seviyorum.

Szeretek zongorázni.

O piyano çalıyordu.

Zongorázott.

Tom piyano çalıyordu.

Tamás zongorázott.

- Ne kadar pahalı bir piyano!
- Ne pahalı bir piyano!

Milyen drága egy zongora!

- Piyano çalan kız kız kardeşimdir.
- Piyano çalan kız kardeşimdir.

A lány, aki zongorázik, a nővérem.

Odada bir piyano var.

Van zongora a szobában.

Her zaman piyano çalışıyordu.

Folyton zongorán gyakorolt.

Tom yıllardır piyano çalmıyor.

Tom évek óta nem zongorázik.

Piyano çalmak kolay değildir.

Zongorázni nem könnyű.

O zaman piyano çalıyordu.

Akkor éppen zongorázott.

Piyano çalıyorsun, değil mi?

Te zongorázol, ugye?

Piyano çalmayı bırakmanı istemiyorum.

Nem szeretném, hogy abbahagyd a zongorázást.

Odaya girdiğimde, piyano çalıyordu.

- Amikor beléptem a szobába, zongorázott.
- Amikor bementem a szobába, ő zongorán játszott.

O, piyano çalar mı?

- Zongorázik?
- Játszik zongorán?

O eski bir piyano.

Ez egy régi zongora.

Keman ve piyano arasındaki fark nedir? Piyano daha uzun süre yanar.

Mi a különbség a hegedű és a zongora között? A zongora tovább ég.

O, özel piyano dersleri alır.

Magán-zongoraleckéket vesz.

O çok iyi piyano çalar.

Nagyon jól játszik zongorán.

O, çok iyi piyano çalabilir.

Nem túl jól zongorázik.

Tom çok iyi piyano çalar.

Tomi nagyon jól zongorázik.

Tom nasıl piyano çalacağını bilmiyor.

Tom nem tud zongorázni.

Şu anda kim piyano çalıyor?

Ki zongorázik éppen?

Bir piyano öğretmeni olmak istedim.

Zongoratanár akartam lenni.

Tom piyano çalmada çok iyidir.

Tom nagyon jó zongorajátékos.

Ne zaman piyano uygulaması yaparsın?

Mikor gyakorolsz a zongorán?

Söz verildiği gibi o piyano çaldı.

Zongorázott, ahogy megígérte.

Kız kardeşim her gün piyano çalar.

Nővérem minden nap zongorázik.

Keman, piyano ve arp müzikal enstrümanlardır.

A hegedű, a zongora és a hárfa hangszerek.

Tom sık sık akşamları piyano çalar.

Tomi gyakran zongorázik esténként.

Nasıl piyano çalacağını sana kim öğretti?

Ki tanított meg zongorázni?

Ben piyano çalamam fakat o çalabilir.

Én nem tudok zongorázni, de ő tud.

- Kızım piano istiyor.
- Kızım bir piyano istiyor.

A lányomnak zongora kell.

Tom otuz yaşına kadar piyano çalmaya başlamadı.

Tomi harminc éves kora előtt nem zongorázott még.

Ben hem trompet hem de piyano çalarım.

Trombitálni és zongorázni is tudok.

- Tom Mary'nin ne kadar iyi piyano çalabildiğine şaşırmıştı.
- Tom, Mary'nin ne kadar iyi piyano çalabildiğine şaşırdı.

Meglepődött Tom, milyen jól zongorázik Mary.

Biz odaya girer girmez Tom piyano çalmayı durdurdu.

Tomi abbahagyta a zongorázást, mihelyt mi bejöttünk a szobába.

Tom eski ve akordu bozuk bir piyano buldu.

Tom felhajtott egy régi, lehangolódott zongorát.

O piyanist olmak için her gün piyano çalışır.

Minden nap gyakorolja a zongorázást, hogy zongorista lehessen.

Kız kardeşim haftada iki gün piyano dersleri alır.

A húgom hetente kétszer vesz zongoraleckéket.

Benim küçük kız kardeşim her gün piyano çalar.

A húgom mindennap zongorázik.

- Piyanoyu çalmayı seviyor musun?
- Piyano çalmayı seviyor musun?

Szeretsz zongorázni?

Küçük kız kardeşimin haftada iki kez piyano dersleri var.

A legkisebb húgom zongora leckéket vesz hetente kétszer.

Odada bir piyano vardı ama hiç kimse onu çalmıyordu.

A szobában állt egy zongora, azon viszont senki nem játszott.

Biz oturma odamızın yarısını kaplayan büyük bir piyano aldık.

Vettünk egy nagy zongorát, ami a fél nappalit elfoglalta.

Tom günde iki ya da üç saat piyano çalışıyor.

Tom naponta két-három órát zongorázik gyakorlásként.

O her gün piyano çalar, bu yüzden bir piyanist olabilir.

Mindennap gyakorol a zongorán, így zongorista lehet belőle.

Ben uzun zaman önce piyano çalardım, bu yüzden hala biraz çalabilirim.

Sok éve még zongoráztam, így még mindig tudok játszani egy kicsit.

Her hafta Pazartesi ve Salı günleri piyano eğitimi, Çarşamba ve Cuma günleri dans.

- Minden héten zongorázni tanulok hétfőnként és keddenként, táncolni szerdánként és péntekenként.
- Minden héten zongorázni tanulok hétfőn és kedden, táncolni szerdán és pénteken.