Translation of "Yürüdü" in German

0.014 sec.

Examples of using "Yürüdü" in a sentence and their german translations:

Yürüdü.

Sie ist gegangen.

Onlar yürüdü.

Sie gingen zu Fuß.

Tom yürüdü.

- Tom lief.
- Tom ging zu Fuß.

Adam köşeye yürüdü.

Der Mann ging um die Ecke.

O sessizce yürüdü.

Er ging still.

Tom eve yürüdü.

- Tom ging nach Hause.
- Tom ging zu Fuß nach Hause.
- Tom lief heim.

O, ormanda yürüdü.

Er ging durch den Wald.

O, hızla yürüdü.

Er ging schnell.

O, eve yürüdü.

- Er ist zu Fuß nach Hause gegangen.
- Er ging zu Fuß nach Hause.

Tom odada yürüdü.

- Tom betrat das Zimmer.
- Tom ging in das Zimmer.
- Tom schritt ins Zimmer.

Tom sessizce yürüdü.

Tom ging leise.

Tom mutfağa yürüdü.

Tom ging durch die Küche.

Tom, kapıya yürüdü.

Tom ging ans Tor.

Tom hızlı yürüdü.

Tom ging schnell.

Tom odaya yürüdü.

- Tom betrat das Zimmer.
- Tom ging in das Zimmer.
- Tom schritt ins Zimmer.

Çıplak ayak yürüdü.

Er ging barfuß.

Tom önde yürüdü.

Tom ging voraus.

Tom aşağıya yürüdü.

- Tom ist nach unten gegangen.
- Tom ging nach unten.

Tom banyoya yürüdü.

Tom ging ins Badezimmer.

Kız yavaşça yürüdü.

Das Mädchen lief langsam.

- Tom cadde boyunca yürüdü.
- Tom sokak boyunca yürüdü.

Tom ging die Straße entlang.

Kör adam yavaşça yürüdü.

- Die Blinden gingen langsam.
- Die blinden Männer gingen langsam.

Oğlan babasının yanına yürüdü.

Der Junge lief neben seinem Vater her.

Kaymamak için yavaşça yürüdü.

Sie ging langsam um nicht auszurutschen.

Odada ileri geri yürüdü.

Er ging im Zimmer auf und ab.

O, eve doğru yürüdü.

Er machte sich nach Hause auf.

O, orman boyunca yürüdü.

Er ging durch den Wald.

Tom yalnız başına yürüdü.

Tom ging alleine.

O, Shinjuku'ya kadar yürüdü.

- Sie ist bis nach Shinjuku gelaufen.
- Sie ist zu Fuß bis nach Shinjuku gegangen.

O, benim önümde yürüdü.

- Er lief vor mir.
- Er lief vor mir her.

Tom masasına doğru yürüdü.

Tom ging zum Tisch.

Tom eve doğru yürüdü.

Tom ging wieder ins Haus.

O, nehir boyunca yürüdü.

Er ging den Fluss entlang.

Onlar yan yana yürüdü.

Sie schritten Seite an Seite.

Tom podyuma doğru yürüdü.

Tom ging zum Podium.

Tom tekrar binaya yürüdü.

Tom ging zurück ins Gebäude.

O, cadde boyunca yürüdü.

Er ging die Straße entlang.

Tom bodruma doğru yürüdü.

Tom ging in den Keller.

Tom nehir boyunca yürüdü.

Tom ging den Fluss entlang.

Tom asansöre doğru yürüdü.

Tom lief auf den Aufzug zu.

Tom kapıya doğru yürüdü.

Tom schritt in Richtung Tür.

İsa su üzerinde yürüdü.

Jesus wandelte auf dem Wasser.

Ken koltuk değnekleriyle yürüdü.

Ken ging auf Krücken.

Onlar kapıya doğru yürüdü.

Sie gingen auf das Tor zu.

Köpek geriye doğru yürüdü.

Der Hund lief rückwärts.

Onlar köprüye doğru yürüdü.

Sie gingen auf die Brücke zu.

Alman askerleri Fransa'ya yürüdü.

Deutsche Soldaten marschierten durch Frankreich.

Tom dans pistinde yürüdü.

Tom schritt über die Tanzfläche.

Onlar üç mil öteye yürüdü.

Sie gingen drei Meilen weiter.

Bir günde yirmi mil yürüdü.

Sie ging zwanzig Meilen am Tag.

Tom caddenin aşağısına doğru yürüdü.

- Tom ist die Straße entlanggegangen.
- Tom ging die Straße entlang.

O büyük bir hızla yürüdü.

Er ging schnellen Schrittes.

Tom Mary'nin yatak odasına yürüdü.

Tom ging in Marias Schlafzimmer.

Tom dosya dolabına doğru yürüdü.

Tom ging zum Aktenschrank.

Tom döndü ve çıkışa yürüdü.

Tom drehte sich um und begab sich zum Ausgang.

Çıplak ayakla ateşin üzerinde yürüdü.

Er ging barfuß durch das Feuer.

Tom dışarıda ayaklarını sürüyerek yürüdü.

Tom schlurfte heraus.

Tom Mary'nin olduğu yere yürüdü.

Tom ging dorthin, wo Maria war.

Tom arka bahçesine doğru yürüdü.

Tom ging nach draußen in seinen Garten.

Tom kiliseye doğru caddede yürüdü.

Tom ging die Straße entlang in Richtung Kirche.

Yarım saatte iki mil yürüdü.

- Er lief zwei Meilen in einer halben Stunde.
- Er ist in einer halben Stunde drei Kilometer gegangen.

Babası ile kol kola yürüdü.

Sie ging mit ihrem Vater Arm in Arm spazieren.

Tom ormanın içinde sessizce yürüdü.

Tom ging still durch den Wald.

Tom doğruca Mary'nin tuzağına yürüdü.

Tom ging Maria geradewegs in die Falle.

Yaşlı hanımefendi tepeye kadar yavaşça yürüdü.

Die alte Dame ging langsam den Hügel hinauf.

Yeni evli çift el ele yürüdü.

Das frisch getraute Paar ging Hand in Hand.

Onlar cadde boyunca yan yana yürüdü.

Sie gingen Seit’ an Seit’ die Straße entlang.

Treni beklerken platformda ileri geri yürüdü.

Er lief auf dem Bahnsteig auf und ab, während er auf den Zug wartete.

O, çocuklar izleyebilsin diye yavaşça yürüdü.

Er ging langsam, damit die Kinder folgen konnten.

O çok dikkatli bir şekilde yürüdü.

Sie ging sehr vorsichtig.

O yavaşça yürüdü böylece çocuklar yetişebildi.

Er ging langsam, damit das Kind folgen konnte.

Neşeli şekilde ıslık çalarak caddede yürüdü.

- Fröhlich vor sich hin pfeifend, lief er die Straße entlang.
- Er pfiff fröhlich vor sich hin, während er die Straße entlangging.

Kapı açıldı ve adam dışarı yürüdü.

Die Tür öffnete sich und ein Mann kam hinaus.

Tom içeri yürüdü ve kanepeye oturdu.

Tom kam herein und setzte sich aufs Sofa.

Tom Mary'nin oturduğu yere doğru yürüdü.

Tom ging dahin, wo Mary saß.

O, parmak uçlarına basarak odaya yürüdü.

Er schlich auf Zehenspitzen ins Zimmer.

Mary odasına yürüdü ve kapıyı kapattı.

- Maria ging in ihr Zimmer und machte die Tür zu.
- Maria ging auf ihr Zimmer und machte die Tür zu.

Tom tek başına sahil boyunca yürüdü.

Tom ging allein an der Küste entlang.

Tom döner kapıdan otel lobisine yürüdü.

- Tom betrat durch die Drehtür die Empfangshalle des Hotels.
- Tom ging durch die Drehtür in die Empfangshalle des Hotels.

Tom kapıyı açtı ve içeri yürüdü.

Tom öffnete die Tür und ging hinein.

Tom ön kapıya kadar Mary'yle yürüdü.

Tom brachte Maria zur Haustür.

Tom ve Mary arabalarına kadar yürüdü.

Tom und Maria gingen zu ihrem Auto.

Tom ve Mary yan yana yürüdü.

Tom und Maria gingen nebeneinander her.

Tom ve Mary botanik bahçesinde yürüdü.

Tom und Maria gingen im Baumgarten spazieren.

Ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.

Sie stand auf und ging ans Fenster.

Tom ve amcası sessizce birlikte yürüdü.

Tom und sein Onkel gingen schweigend zusammen spazieren.

Onlar yol boyunca üçü yan yana yürüdü.

Sie gingen zu dritt nebeneinander die Straße entlang.

Tom Mary'ye doğru yürüdü ve ona sarıldı.

Tom ging zu Maria und umarmte sie.

Tom ayağa kalktı ve pencereye doğru yürüdü.

Tom erhob sich und ging zum Fenster.

Tom kapıya doğru yürüdü ve zili çaldı.

Tom ging an die Tür und klingelte.

Tom birkaç adım yürüdü, sonra da çöktü.

Tom ging einige Schritte und brach dann zusammen.

Tom ön kapıya doğru yürüdü ve çaldı.

Tom ging an die Eingangstür und klopfte.

Tom ve Mary her ikisi de yürüdü.

Tom und Maria gingen beide zu Fuß.

Tom mutfağa yürüdü, bir yiyecek çantası taşıyordu.

Tom trug eine Tüte mit Lebensmitteln in die Küche.